Hatayspor, tipik Anadolu takımlarının aksine kapalı savunma yapmaktan ziyade hücumu ve golü düşünen cesur bir anlayışla oynadı. Bu yaklaşım, seyircilere seyir zevki yüksek, bol pozisyonlu bir maç izletti; fakat oyun tercihi pahalıya mal olabilirdi.
Rıza Hoca’nın stratejisi merak konusu. Beşiktaş’ı konuk ettiği son dokuz Süper Lig maçının altısından puan çıkarmayı başarmıştı. Acaba bu geçmiş performansına mı güvendi, yoksa takımın çalkantılı günler geçirmesini mi hesaba kattı, bilemedim. Beşiktaş şut ve pas tercihlerini doğru kullansaydı farklı bir galibiyet alabilirdi. Dün gece pozisyonlara girip hücumda etkili olsak da, bu oyun tarzı, savunmada bırakılan boşluklar nedeniyle tehlikeler barındırdı. Puan aldığımız için kendimizi şanslı sayabiliriz.
Haftalar önce yürüyemeyen ve bazı bireysel performanslar dışında sönük kalan takım oyunu, son 3 haftadır bambaşka. Dünkü maçta görülen 9 sarı kart, Hatayspor’un mücadele ve sertlik gücünün yükselişinin açık bir göstergesi. Takım, hem fiziksel hem de psikolojik olarak bir atılım yapmış ve sadece savunmada değil, her alanda daha agresif bir oyun oynadı; bu bağlamda Hatayspor’u çok beğendim.
Yine duran top ve yine yenilen gol yazmaktan söylemekten yorulduk ama bir türlü çare bulunamıyor. Her maç bir birinin kopyası gol yiyoruz, sadece rakip farklı. Kornerde ön direği savunmak, oraya bir oyuncu yerleştirmek hiçbir işe yaramıyor. Bunu anlamak için 100 gol mü yememiz gerekiyor? Kamil Ahmet Çörekçi’nin yediğimiz golden sorumlu pozisyonu, modern futbolda artık kesinlikle yeri olmayan bir tercih.
Sonuç olarak, Hatayspor Süper Lig’deki yenilmezlik serisini 3 maça çıkardı ve Beşiktaş gibi bir takımdan değerli bir puan aldı. Yükselişimizin devam edeceğine inanıyorum.
Hatayspor oyununda gelişmeler olsa da, takımımızı bekleyen en büyük tehlike transfer yasağı konusunda ki tehlike, kamuoyunda transfer tahtasının kapandığı söylentileri git gide yayılıyor. Kulüpten bu durumla alakalı bir açıklama ve çalışma yok. Rıza Hoca, takımda kontrolü ele almış ve işleri rayına oturtmuş gibi görünse de, yönetimin ana gündem maddesi mutlaka bu transfer yasağı meselesi olmalı. Aksi bir durumda, ikinci yarı takımımız için felaket olabilir.