Milli Atlet Emine Hatun Tuna, kadınların başaramayacağı hiçbir şeyin olmadığını vurguladı
Beden eğitimi öğretmeninin yönlendirmesiyle küçük yaşta başladığı atletizmden, ailesinin “Kız çocuğusun, yapamazsın” diye karşı gelmesine rağmen vazgeçmeyen 22 yaşındaki Emine Hatun Tuna, hayallerinin peşinden giderek yaklaşık 8 yıldır milli formayı giymenin gururunu yaşıyor.
Antakya ilçesinde yaşayan ve 9 yaşındayken beden eğitimi öğretmeninin teşvikiyle atletizm sporuna yönelen Emine, ilk başlarda ailesinin ve yakın çevresinin olumsuz tepkileriyle karşılaştı.
Söylemlere aldırış etmeden hayallerinin peşinden koşan milli sporcu, çeşitli yaş kategorilerinde katıldığı Türkiye, Balkan ve Avrupa şampiyonalarında birçok derece elde etti. Tüm olumsuzlukların kendisini hırslandırıp daha iyi derecelere ulaşmasına vesile olduğuna inanan Emine Hatun Tuna, milli forma giyme hayalini de gerçekleştirdi. Yaklaşık 8 yıldır ay-yıldızlı formayla çok sayıda yarışmada yer alan Emine, 2012 yılında Ukrayna’da yapılan Uluslararası Gençlik Üçlü Turnuva Atletizm Yarışları’nda yıldız bayanlar bin 500 metrede birinci olurken, o müsabakada elde ettiği 4.23.05’lik derecesiyle de yıldız kızlarda 25 yıldır kırılamayan Türkiye rekorunu eline geçirdi. Emine Tuna, 2014 yılında Bulgaristan’da düzenlenen Avrupa Kros Şampiyonası’nda ise 4 bin metreyi 14.13’lük dereceyle koşarak, genç bayanlar kategorisinde 60’ya yakın rakibini geride bırakarak birinci oldu.
Farklı kategorilerde mili formayı giymeye devam eden 22 yaşındaki atlet, katıldığı çeşitli yarışmalarda Türk bayrağını göndere çektirebilmek için ter döktü.
Başarılarını kolay elde etmediğinin altını çizen milli atlet, şöyle konuştu: “Spora başladığımda olumsuz tepkiler aldım. ‘Kız çocuğusun, yapamazsın’ gibi bir bakış açısı vardı. Yakınlarımdan, ailemden bu sözleri duyuyordum. Bana en çok ağabeyim destek oldu. Onunla antrenmanlara gidiyordum, ‘Ağabeyim yanımda’ deyip ailemi ikna etmeye çalışıyordum. Mücadele ederek bu günlere geldik. Onlar olumsuz konuştukça ben de onlara yapabileceğimi gösterdim. Üzülmüştüm başta bana destek olmadıkları için ama bu tür şeyler beni hırslandırıyordu. Daha çok hırs yapmamı sağlıyordu. ‘Yapmayacaksın’ dedikleri zaman ağlıyordum ama antrenmana gidip bir önceki günden daha iyi derece yapıyordum. Şimdi ise gerçekten ‘İyi ki yaptın’ diyorlar çünkü bana güveniyorlar her başarımda arayıp tebrik ediyorlar. Her yarıştan önce dua ediyorlar bana. Ben çok mutluyum. Onlar destekçim oldukları sürece ben daha iyi şeyler yapabileceğim.”
Berlin’de düzenlenecek 2018 Avrupa Atletizm Şampiyonası’na katılacağını ve orada da madalya hedeflediğini aktaran Emine Tuna, her sporcu gibi kendisinin de en büyük hayalinin olimpiyatlar olduğunu ifade etti.
2020 Tokyo Olimpiyatları’nda ay-yıldızlı formayı giymek istediğini anlatarak, Emine Hatun Tuna, şöyle devam etti: “Uzun mesafe koşucusuyum, orada ülkemi temsil etmek için mücadele edeceğim. 2020 Tokyo Olimpiyatları’nda bağıra bağıra, gerçekten o anı yaşaya yaşaya, o gözyaşlarının her damlasının hakkını vere vere, İstiklal Marşı’nı söylemek ve söyletmek istiyorum. Ben nasıl ağlıyorsam, nasıl içtenlikle onu okuyorsam herkese, bütün Türkiye’ye o anı yaşatmak istiyorum. Gerçekten çok büyük bir hedef ve bunun için çok çalışmam, çok fedakarlık etmem gerekecek ve bunu yapacağım çünkü hem ben hem de ülkem bunu hak ediyor.”
Emine ayrıca, kadınların başaramayacağı hiçbir şeyin olmadığını vurgulayarak, spora ilgi duyan genç kızların hedeflerinden vazgeçmemeleri gerektiğini sözlerine ekledi. -AA-