İyi günler sevgili okuyucu.
Hatayspor’un Süper Toto 1. Lig’de bu yıl gerçekleştirdiği büyük başarı ve sonrasında Play Off maçlarında adını finale yazdırması, yediden yetmişe büyük Hatay’ımızın ortak sevinci oldu. Son on yıl dikkate alındığında, ilimiz Hatay, birçok konuda kötü günler geçirmiş ve Hatay insanımızın gönlü kalbi kırık, buruk kalmıştı. Bizleri yeniden motive edecek, birleştirecek önemli bir ortak başarıya ihtiyacımız vardı. Bu başarının adı Hatayspor oldu.
Spora gönül veren, özellikle de futbolu çok seven ilimiz insanı için tarihinde ilk defa Süper Lig’de yer alma ihtimali o denli yaklaştı ki, şimdi herkes, 30 Mayıs 2019 Perşembe günkü büyük final ile yatıp kalkıyor.
Hatayspor, Süper Lig’e çıkma başarısı gösterir ise kentimizin aydınlık yüzü bir kez daha parlayacak, bir dönem turizm açısından büyük bir patlama yaşayan kentimiz, yeniden ülkemizin gözdesi haline gelecek.
Hatayspor’un finale kadar getirdiği, bugüne kadar ki başarı öyküsünde önemli bir fark var. Sezonun başından bu yana, Hatayspor takımı; oynadığı oyun, kent taraftarının renkli tablosu ve aldığı sonuçlarla, ülkede futbolu takip eden her taraftar grubu ve tüm otoritelerin kalbinde taht kurdu. Kim futbol konusunda bir değerlendirme yapacak olsa, Hatayspor için şu ifadeyi kullanıyor: HAK EDİYORLAR.
Sonuç almak, kuşkusuz ki çok önemli. Ama gönüllerin takımı olmak da bir o kadar önemli. Hatayspor’lu futbolcular, teknik heyet ve yönetim, ki bu yönetimin arkasındaki güçlü başkan Doç. Dr. Lütfü Savaş; gönüllerin şampiyonluğunu çoktan kazandı.
Adana Demirspor maçı da gösterdi ki, böylesi büyük final maçlarında şans faktörü çok belirleyici oluyor. Siz oyunu o denli güçlü, yerinde ve doğru oynasanız da, bir serseri top bütün planları, emeği bir anda yok edebiliyor. O açıdan bakıldığında inanmak, istemek, motivasyon, bu maçlarda hiç eksik olmamalı. Kağıt üstünde finaldeki rakibimiz Gazişehir’den üstün olsak da, saha içinde 90 dakika boyunca nasıl bir senaryonun hayat bulacağını kestirmek çok zor.
Bu açıdan, ilimizde spor konusunda ya da yönetsel alanda öncül rol oynayan tüm kanaat önderlerimizin Perşembe’ye kadar takımı ve kenti final maçına hazırlamak konusunda üzerlerine büyük görev düşüyor. İstanbul’daki maça büyük bir katılım göstermek, takımı bu önemli finalde yalnız bırakmamak, coşkuyu ve inancı kent içinde canlı tutmak hepimizin görevi olmalı.
Bu final haftasında Hatay’da siyasete yer yok. Bu final haftasında ekonomik krize yer yok. Bu final haftasında kişisel tartışmalara, hırsa, kine yer yok. Bu final haftasında kavga gürültüye yer yok. Bu final haftasında sadece Hatayspor’u konuşacağız. Birlik ve dirlik içinde tek vücut olacağız. Hatay’ın adını, hak edilmiş büyük bir zafer ile Türk futbol tarihinde yer alan altın bir sayfaya kazıyacağız.
Haydi Hatayspor! Tarih yaz.
Bekle bizi İstanbul.
İyi çalışmalar.