HDP İle Dayanışmak

İnandığım değerler açısından çok önemli

HDP’nin Hatay Milletvekili adayı olan ve “Milletvekili olmanın bir jargonu, birüslubu var mıdır, bilmiyorum. Açıkçası öğrenme konusunda çok niyetli değilim. Ben, ben olmaya gidiyorum oraya” diyen Barış Atay, adaylık sürecini anlattı.

24 Haziran Seçimlerinde HDP’den Hatay Milletvekili Adayı olan Barış Atay, seçim süreciyle ilgili olarak değerlendirmelerde bulundu. “Ben, açıkçası parlamenter olmayı hiç düşünmüyordum. Yani sonuç itibariyle siyasetin, politikanın içindeyiz, ama parlamento dışında olmasına çok uzun zamandır özen gösterdim” diyen Atay, ÖZGÜRÜZ’den Zübeyde Sarı’ya konuştu.
-TEKLİF, ŞEHRİMDEN-
HDP ile beraber, seçim sürecinde Hatay bağlamında iyi bir enerji yakalayacaklarını düşündüğünü dile getiren Atay, şunları söyledi:
“Daha öne bu söylencem, 7 Haziran ve 1 Kasım seçimlerinde de oluştu, ama orada istemediğimi belirtmiştim. İkna sürecinin oluşumu benim için çok zor oldu tabi. Daha sonrasında bunu TİP’ten arkadaşlarla da konuştuk. Daha sonra da ailemle de konuştum tabi. Bu kadar uzun zamandır bir fiil içinde olduğum siyasetin ve dışarıdan bakıldığında çok sert söylemlerle itham edildiğim için, ‘itham ettiğim şeylerin neden başkasının yapmasını bekleyeyim’ diye sordum kendi kendime. Sanırım biraz kendi kendimi ikna etme sürecim oldu. Bunda tabi, çok keskin bir virajı dönüyor olmamızın ve o virajın çok keskin bir viraj olması gerçeğinin de çok büyük bir etkisi var. Bütün bunlar yan yana gelince, kendi şehrimden teklif ettiler. Ben de ‘olur’ dedim. Orada ben ve HDP’li arkadaşlarla iyi bir enerji yakalayacağımızı düşünüyorum.”
-İNANDIĞIM DEĞERLER-
HDP’yi neden tercih ettiğine dair de açıklama yapan Atay, şöyle devam etti:
“TİP adına HDP’den aday oluyorum. TİP’in bir üyesi olarak, HDP ile ittifak ve dayanışma halinde oluyorum. Bu dönemde de özellikle barajı geçme zorunluluğu varken, özellikle HDP’nin üzerinde bu kadar baskı varken, Kürt halkının yoğun olarak yaşadığı illerde bunca zulüm yaşanmışken, 7 Haziran’dan sonraki süreç hepimizin gözünün önünde yaşanıyorken, HDP ile dayanışmak, inandığım değerler açısından çok önemli bir zorunluluktu.”
-BEN OLACAĞIM-
Açıklamasında, “Üslubumdan çok rahatsız olan bir kesim var, biliyorum. Ama günlük hayatta da, açıkçası bir şeyleri tartışırken böyle heyecanlı, sertçe savunduğum anlar olabiliyor” diyen ve ilk parlamento deneyimi için ‘nasıl bir muhalif anlayış sergileyeceğini’ de paylaşan Atay, “Milletvekili olmanın bir jargonu, bir üslubu var mıdır, bilmiyorum. Açıkçası öğrenmek konusunda çok niyetli değilim. Ben, ben olmaya gidiyorum oraya. Sanırım ben, ben olduğum için talep görüyorumdur ya da ben, ben olduğum için etkili olurumdur. Benim bakış açım bu. Fakat en azından şunu söyleyebilirim… Hayatımın her döneminde inandığım her şey için, inandığım gibi savaştım, mücadele ettim. Aynı türlü bir mücadelenin, bir parlamenter olarak da, hiçbir şekilde o dışarıdan görünen konfora kapılmadan, hatta daha büyük sorumluluklar aldığımın bilinciyle ve o kürsünün konuşma konusunda daha da rahatlatıcı etkisini hissederek, sanırım aynı çizgide, yüksek bir muhalefet edeceğimi düşünüyorum” dedi.
-SANAT İÇİN-
Son zamanlarda kültür ve sanat alanında yaşanan baskılara dikkat çeken Atay, Meclis’te bu baskılara karşı nasıl mücadele edeceğine dair şunları söyledi:
“Zaten genel eğilimim, açıkçası kültür-sanat alanındaki yozlaştırma çabasına karşı ne yapacağımız olacak. Ben, aynı zamanda Oyuncular Sendikası üyesiyim. Çok uzun zamandır kültür-sanat ortamına, tiyatroya, sinemaya, şimdi tekrar televizyonlara, televizyonların içeriğine, hatta internete yapılacak projelere kadar müdahaleyi kapsayan bir engelleme çabası söz konusu. Bunlar ile ilgili ne kadar ses çıkarabilirsek o kadar büyük avantaj. Şimdiye kadar giren sanatçılar ‘yapmadı’ diye bir şey söyleyemem. Ellerinden geleni yapmışlardır muhakkak. Ben elimden gelenin fazlasını yapmaya çalışacağım.”
-PERŞEMBE GÜNÜ-
24 Haziran noktasında seçim çalışmalarına Perşembe günü başlayacağını da ifade eden Atay, sözlerini şöyle noktaladı:
“Perşembe günü Antakya’ya gidiyorum. Ondan sonra hemen hızlıca tanıdığım, tanımadığım bütün hemşeri civar ilçelerle ve oradaki insanlarla görüşmeler başlayacak. Daha önce yapmadığım bir şey olduğu için, sanırım daha önce yapanlardan çok daha fazla çalışma yapmam gerekecek. Çünkü süre çok kısa… Bir de benim şansıma, baskın bir seçim de oldu. Ama dediğim gibi, avantajım şu, Hatay’ın içindeki birçok ilçede, birçok insanla bir şekilde daha rahat bir iletişim kuracağımı düşünüyorum.” -Tamer Yazar-