Her detay paylaşılıyor…

Bunun adı turizm! Şanlıurfa Harran Ören Yeri’ndeki kazı alanında, Orta Çağ döneminden kalma, 9 asırlık, topraktan yapılma ve üzerinde bugün tıbbın simgesi olan birbirine dolanmış iki yılanın bulunduğu ilaç şişesine dair keşfin haberini izleyenler, Antakya’da son dönem ortaya çıkarılanların ‘sessiz’ kalan hikayelerini sorguluyor. 7 bin 145 metrekarelik alanda hizmet veren Hatay Arkeoloji Müzesi, yapımında sona […]

Bunun adı turizm!

Şanlıurfa Harran Ören Yeri’ndeki kazı alanında, Orta Çağ döneminden kalma, 9 asırlık, topraktan yapılma ve üzerinde bugün tıbbın simgesi olan birbirine dolanmış iki yılanın bulunduğu ilaç şişesine dair keşfin haberini izleyenler, Antakya’da son dönem ortaya çıkarılanların ‘sessiz’ kalan hikayelerini sorguluyor.

7 bin 145 metrekarelik alanda hizmet veren Hatay Arkeoloji Müzesi, yapımında sona yaklaşılan ikinci etap teşhir salonlarının açılmasıyla beraber 10 bin 700 metrekareye ulaşacak. Mozaik zenginliği konusunda dünya müzeleri arasında ayrıcalıklı bir yere sahip Müze’nin tanıtımını sağlayan en önemli unsur ise kent genelinde devam eden kazılarda ortaya çıkartılanlar, yeni keşifler! UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi’nde bulunan, dünyanın en eski yerleşim yerlerinden Harran Ören Yeri’nde bulunan Orta Çağ döneminden kalma, 9 asırlık ilaç şişeleri buna dair paylaşılan son örnek! Ulusal ve uluslararası medya ile paylaşılan bilgi, hem bölgenin hem de şehrin turistik cazibesi adına önemli.
Peki, benzer keşiflerin adresinde duran Antakya’da bizler neden farklı bir yol izliyoruz? Asi Nehri yatağından çıkartılan, ardından depolara kaldırılan ve ‘eski Roma mimarisi’ olduğu ifade edilen parçalar buna dair! Defne Uğur Mumcu Meydanı’ndan çıkartılan mozaik parçalar da!
Bu noktada biriken eleştirilerin ortak sorusu oldukça net! Peki, bizler nasıl bir turizm stratejisi izliyoruz?
-Tamer Yazar-

Exit mobile version