Hırs gözleri karartıp aklın önüne geçtiğinde, her şey ters-yüz olur. Hırsa kapılan kişi, toplum içerisinde belli bir süre sonra saygınlığını ve etkinliğini tamamen kaybetmiş bir duruma düşer.
İhtirasın bireyleri ne durumlara düşürdüğü ve toplum içerisinde hangi konumlara getirdiği zaman içerisinde net bir şekilde görülüp anlaşılır.
Belki belli bir süre, özellikle dalkavukların etrafını çevirmesi sonucu ihtirasın tüm benliklerini kaplamış olan kişiler bu durumun farkına varamazlar. Öyle ki; yalakaların isabet buyurdunuz tarzındaki söylemleri sonucu, kendilerinin doğru yolda olduğunu zannetmek suretiyle gözlerini daha da karartırlar, hırslarını üst düzeye çıkartmak suretiyle varlıklarının vazgeçilmez olduğu kanaatine kapılarak yanlışı yanlış ile düzeltme yoluna giderler.
Bu duruma düşenler, hırsın aklın önüne geçmesinden önceki zaman dilimi içerisinde, inanarak veya inanmış görünmek suretiyle savundukları ilkeleri tamamen unuturlar, gördükleri yanlışları düzeltmek ve topluma açıklamak yerine bunun yanlış olmadığını, aksine doğru bir hareket ve adım olduğunu söylemek suretiyle kendilerini giderek toplumdan soyutlamaya başlarlar.
Bu düşüncede olanların, yani hırs ve ihtirasa yenik düşenlerin kısa süre içerisinde ne oldukları anlaşılır, kaba bir tabir ile foyaları meydana çıkar.
Ancak etrafını çevreleyen yalaka takımının gaza getirmeleri sonucu bir türlü bu durumun yanlışlığını ve kötüye gidişin oluşmaya başladığını içlerine sindiremezler. Aksine yaptığı her hareketin, attığı her adımın doğru olduğuna inanırlar ve bu inanç doğrultusunda da kendisinin her şeyin en iyisini, en güzelini, en doğrusunu, en isabetlisini yapacağına inanarak çevresini de bu doğrultuda yönlendirmeye çalışırlar.
İşte hırsın aklın üstüne çıkması ve gözleri doğruları göremeyecek şekilde karartması sonucu oluşan tablo, yaşamın tüm aşamalarında varlığını gösterir.
Bireyler, aileden başlamak üzere toplumun her katmanında bu tür hırs ve ihtiras sahibi olanlarla karşı karşıya kalır ve bu durumda olanların içine düşmekte olduğu hazin tabloyu ibretle izlerler.
Böylesi duruma düşenler, eğer toplumun belli bir kesimine etki edecek konumdaki yerlerde bulunurlarsa veya o yerlere gelebilmek için hırs ve ihtirasları aklın üzerine geçmiş bir durumda olarak benliklerini kaplamış bulunursa, bunun oluşturacağı zarar sadece kendilerine değil etkiledikleri kitlelere de yansır.
Bu nedenle böylesi durumda olanların tutum ve davranışları çok dikkatle izlenmeli ve zamanında gereken uyarılar yapılmak suretiyle güçlerinin sahte ve zararlı olduğu yolunda toplumu gereken şekilde aydınlatma yoluna gidilmelidir.
İnanıyoruz ki; yapılan haklı ve doğru uyarılar, hem hırsı aklın üstüne geçen, gözleri kararmış olan kişi bundan yarar görür ve kendine çekidüzen verir, hem de etkilemekte olduğu kitlelerde durumu net bir şekilde gördükten sonra o kişiye olan güvenlerini ve bağlılıkları ile verdiği değeri geri alarak oluşan zararı sonlandırma yoluna giderler.
Dün yapılan basın toplantısındaki açıklamaları dinledikten sonra, bu konudaki uyarılara fazlaca kulak verilmediği ve ne yazık ki hırsın aklın çok üzerine çıktığı izlenimini edindik.
Bin günde memleket hareketi başlatılacağı yolundaki açıklama ile bunu izleyen konuşmalar, ileriki günlerde CHP içinde bazı gelişmelerin olacağını net bir şekilde ortaya koymuştur.
Belki dağ fare doğurdu özdeyişi hatıra gelebilir ama önümüzdeki zaman dilimi içerisinde oluşacak gelişmeler, neyin neleri doğuracağını daha açık bir şekilde bize gösterecektir.
Hırs -tutku ile kızgınlık- öfke bir araya geldiğinde, düşüncelerde oldukça yıkıcı ve parçalayıcı bir şekilde ifade ediliyor.
Temennimiz ileriki günlerde daha fazla tahribata meydan bırakılmadan hırsın frenlenmesi ve aklın üstüne çıkmasının önüne geçilmesi doğrultusunda olumlu adımların atılmasıdır.
Bekleyeceğiz ve göreceğiz…
nabiinal@hotmail.com