Boğaziçi Üniversitesi mezuniyet töreninde diplomasını yırtarak İmamoğlu’na destek veren Doruk Dörücü, sabah saatlerinde gözaltına alındı. CHP’li vekiller, ifade özgürlüğüne vurgu yaparak gözaltı kararına sert tepki gösterdi.
Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nden yüksek onur derecesiyle mezun olan Doruk Dörücü, 19 Mart’taki törende sahneye çıkarak diplomasını yırtmıştı. Bu eylemiyle, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptali ve hakkında açılan davaya dikkat çeken Dörücü, “Bu istibdat rejiminin bana verdiği diploma geçersizdir” diyerek tepkisini dile getirmişti.
“Doruk Dörücü gözaltında”: Gözaltı haberi sabah saatlerinde geldi
4 Temmuz sabahı evine yapılan polis baskınıyla gözaltına alınan Doruk Dörücü’nün durumu kamuoyuna yansıdı. Gözaltı kararına ilk tepki, Üsküdar Belediyesi CHP Grup Başkan Vekili Güneş Gülaydın’dan geldi. Gülaydın, “Gençlik kolları üyemiz gece yarısı evinden alındı. Bu baskıcı zihniyetle mücadelemiz sürecek,” ifadelerini kullandı.
“Gençleri susturmak çözüm değil”
CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, gözaltı kararını “anayasaya aykırı” olarak nitelendirdi. Tanal, “Gençler düşüncelerini açıklayınca değil, susturulunca tehlike büyür” diyerek şu ifadeleri kullandı:
“Doruk Dörücü’nün suçu ne? Bir diplomayı yırtarak hukuksuzluğu protesto etmek mi? Bu ülkede artık sembolik bir hareket bile suç gibi gösteriliyor. Gençlere baskı değil, özgürlük yakışır.” CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut ise Dörücü’nün gözaltına alınmasına tepki göstererek, sorulması gereken asıl hesabın iktidarda olduğunu dile getirdi:
“Bu ülkede diplomasını yırtanlar değil, gençlerin geleceğini yırtanlar sorgulanmalı. Bugün bir üniversite öğrencisini sabahın köründe alıyorsanız, yarın gençliğin tamamını karşınızda bulursunuz.”
“İfade özgürlüğü anayasal haktır”
Dörücü’nün eyleminin ardından gelen tepkiler, yalnızca bir kişinin gözaltına alınmasından ibaret değil. Konu, ülkedeki ifade özgürlüğünün sınırları ve öğrenci hareketlerinin kriminalize edilmesi tartışmalarını da yeniden gündeme taşıdı. Hukukçular, barışçıl protesto eylemlerinin cezalandırılamayacağına dikkat çekerken, muhalefet cephesinden bu uygulamanın anayasal hakların açıkça ihlali olduğu yönünde görüşler paylaşıldı.
Boğaziçi Üniversitesi, son yıllarda öğrenci ve akademisyenlerin protestolarıyla sıkça gündeme geldi. Kayyum rektör atamalarıyla başlayan sürecin ardından, üniversitenin birçok bölümünde öğrenci hareketleri ve özgürlük talepleri öne çıktı. Doruk Dörücü’nün diplomasını yırtması, bu sürecin sembolik halkalarından biri olarak kayda geçti.
“Bir diplomadan fazlası: Siyasal bir mesaj”
Doruk Dörücü’nün diplomasını yırtması, sadece bireysel bir tepki değil, aynı zamanda bir kuşağın adalet, liyakat ve özgürlük taleplerinin sembolü haline geldi. Bu eylemin gözaltıyla bastırılmak istenmesi, toplumun geniş kesimlerinde ifade özgürlüğü ve gençlerin demokratik hakları üzerine ciddi bir tartışma yarattı.