Silivri Cezaevi’nden yazdığı mektupla Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslenen Ekrem İmamoğlu, tutuklu kadınlara ve ailelerine yönelik uygulamalara sert tepki gösterdi. “Aile kutsalına dokunulmaz deniyordu, bu düşmanlık neden?” diye soran İmamoğlu, hukuka aykırı uygulamalara dikkat çekti.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP’nin cumhurbaşkanı adayı olan Ekrem İmamoğlu, Silivri Cezaevi’nden kaleme aldığı mektupla Cumhurbaşkanı Erdoğan’a dikkat çeken sorular yöneltti. 23 Mart’tan bu yana tutuklu bulunan İmamoğlu, mektubunda özellikle son dönemde gerçekleştirilen operasyonların aile yapısına zarar verdiğini vurguladı.
Ailelerin hukukuna yapılan saldırı
İmamoğlu, açıklamasında “Ailelerin ve Aile Hukukunun Feryadıdır” başlığını kullanarak, yaşanan gelişmelerin yalnızca siyasi değil, insani bir krizi de beraberinde getirdiğini savundu. “Ailelerimiz bu yıl büyük bir travmaya sürüklendi. Yürütülen operasyonlar, yalnızca bireyleri değil, doğrudan ailelerin onurunu, değerlerini ve güvenliğini hedef aldı,” dedi.
Özellikle tek başına çocuk büyüten kadınların sabahın erken saatlerinde çocuklarının gözü önünde gözaltına alındığına dikkat çeken İmamoğlu, “aile mahremiyetine ve çocukların psikolojisine ağır darbeler indirildi” ifadelerini kullandı.
Hukukun yerini propaganda aldı
İmamoğlu, bazı soruşturmalarda gizlilik kararlarının ihlal edilerek kamuoyuna bilgi sızdırıldığını, bunun da siyasi bir propaganda malzemesi olarak kullanıldığını öne sürdü.
“Hukuk çiğnendi, soruşturmalara dair detaylar günler öncesinden servis edildi. Ailelerin yaşam alanı, kirli bir algı operasyonuna dönüştürüldü,” diye belirten İmamoğlu, bu süreçte masumiyet karinesinin tamamen görmezden gelindiğini ifade etti.
Kadın ve hasta tutuklular için kelepçeli nakiller
İmamoğlu, hasta veya tedaviye muhtaç tutukluların bayram arefesinde, ailelerinden uzak cezaevlerine sevk edilmesini “zulüm” olarak nitelendirdi. “Kadın tutuklular, bayram öncesinde yüzlerce kilometre uzaklıktaki cezaevlerine gönderildi. Ailelerin ve avukatların bu kişilere ulaşımı günlerce engellendi. Bu keyfi sevkler, sadece ziyaret hakkını değil, savunma hakkını da gasp etti,” dedi.
Cezaevi nakillerinin bir kısmının bilinçli olarak bayram öncesine denk getirildiğini iddia eden İmamoğlu, bunun aileler üzerinde baskı yaratmak amacıyla yapıldığını dile getirdi.
Polis kameralarıyla onur kırıcı görüntüler
İBB Başkanı, bazı tutuklamalarda insanların sıraya dizilerek, polis kameralarıyla kayda alındığını ve bu görüntülerin devlet ajansı eliyle kamuoyuna servis edildiğini belirtti. “Suçlu muamelesi yapılan insanlar, kamuoyunda hedef haline getirildi. Masumiyet karinesine yönelik bu saldırılar, demokrasi tarihimizde kara bir sayfa olarak yer alacaktır,” diye konuştu.
Bu tür görüntülerin yayınlanmasının, yalnızca bireyleri değil, tüm ailelerini hedef haline getirdiğini vurgulayan İmamoğlu, “Devlet eliyle yapılan bu ifşa, sadece hukuka değil, vicdana da aykırıdır,” dedi.
Erdoğan’a açık çağrı: Hani aile kutsaldı?
Mektubunun sonunda doğrudan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslenen İmamoğlu, aile kutsalına yönelik hassasiyetin tamamen ortadan kaldırıldığını savundu. “Sayın Cumhurbaşkanı, siz aileye dokunulmaz diyordunuz. Şimdi neden bu kadar düşmanca bir tutum içindesiniz?” diye soran İmamoğlu, mevcut uygulamaların anayasaya ve insan haklarına aykırı olduğunu vurguladı.
“Kadın tutuklular evlatlarından koparılamaz, insanların can ve mal güvenliği bu kadar kolay tehdit edilemez,” diyen İmamoğlu, bir an önce iddianamelerin hazırlanması ve tutuksuz yargılama sürecine geçilmesi gerektiğini ifade etti.