IPCC’den 3 Derecelik Isınma Uyarısı: “2030’a Kadar İyileşme Mümkün”

Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) Başkanı Jim Skea, 1,5 derece eşiğinin 2024’te geçici de olsa aşılabileceğini belirterek, mevcut politikalarla bu yüzyılda 3 derecelik ısınma riski olduğunu vurguladı. Ancak, gerekli önlemler alınırsa, 2030’a kadar önemli iyileşmelerin mümkün olabileceğini ifade etti.

COP29’da İklim Krizine Dair Kritik Uyarılar

Azerbaycan’ın başkenti Bakü‘de devam eden COP29 zirvesi kapsamında, 2030 Hedefleri Öncesi: 2024 Yılı Yüksek Düzeyli Bakanlar Yuvarlak Masa Toplantısı‘na katılan taraf ülke temsilcileri, küresel iklim değişikliği ile mücadelede önemli adımlar atılması gerektiğini dile getirdi. Zirveye BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) İcra Sekreteri Simon Stiell, IPCC Başkanı Jim Skea ve diğer yetkililer katılırken, toplantıda iklim krizinin çözülmesi için daha fazla küresel iş birliğine ihtiyaç olduğu vurgulandı.

“İklim Kriziyle Mücadelede Yeni Politikalar Şart”

Simon Stiell yaptığı konuşmada, yayımlanan son Ulusal Katkı Beyannamesi (NDC) raporunun, mevcut iklim politikalarının yetersiz olduğunu ve milyarlarca insanın hayatının tehlikeye girdiğini belirtti. Stiell, bu durumu değiştirmek için derhal harekete geçilmesi gerektiğini ifade etti. Ayrıca, Skea, küresel ısınmanın hızla arttığını belirterek, ulusal iklim planlarının gözden geçirilmesi gerektiğinin altını çizdi.

2024’te 1,5 Derece Eşiği Aşılabilir

IPCC Başkanı Jim Skea, iklim krizinin geldiği noktada 1,5 derece ısınma eşiğine yaklaşılmasının büyük bir tehlike oluşturduğunu belirterek, “2024 yılı içinde 1,5 derecelik ısınma seviyesini geçici de olsa aşmamız mümkün olabilir. Eğer mevcut politikalarla devam edersek, bu yüzyılda 3 derecelik ısınma görülebilir” dedi. Skea, atmosfere salınan karbondioksit emisyonlarının etkisiyle küresel ısınmanın arttığını vurguladı.

2030’a Kadar İyileşme İçin Gereken Önlemler

Skea, küresel ısınmanın önlenebilmesi ve 2030 yılına kadar iyileşme sağlanabilmesi için hızlı ve etkili önlemler alınması gerektiğini söyledi. Bu noktada en büyük potansiyelin yenilenebilir enerji kaynaklarında olduğunu belirten Skea, rüzgar ve güneş enerjisi teknolojilerinin son yıllarda önemli ölçüde ucuzladığını ve bu kaynakların daha yaygın hale getirilmesinin emisyonları önemli ölçüde azaltabileceğini ifade etti.

Metan Gazı ve Sera Gazı Emisyonlarının Azaltılması

COP29 zirvesinde, metan gazının da önemli bir gündem maddesi olduğu ifade edildi. Azerbaycan Ekoloji ve Doğal Kaynaklar Bakanı Muhtar Babayev, metan gazı emisyonlarının azaltılması için uluslararası iş birliğinin önemine dikkat çekerek, “Gıda atıkları küresel emisyonların yüzde 10’unu oluşturuyor. Bu konuda atılacak adımlar, metan gazı emisyonlarını ciddi şekilde azaltabilir” dedi. Küresel Metan Taahhüdü (GMP) ile bu emisyonların kontrol altına alınmasının, kısa vadede büyük fayda sağlayacağı ifade edildi.

Yenilenebilir Enerji ve Karbon Depolama Teknolojileri

Skea, emisyon azaltımı için karbon yakalama ve depolama teknolojilerinin de kritik öneme sahip olduğunu belirtti. Nükleer enerji ve yenilenebilir enerji teknolojileri gibi seçeneklerin, önümüzdeki yıllarda daha fazla ülke tarafından benimsenmesi gerektiğini söyledi. Ayrıca, köklü yenilenebilir enerji teknolojilerinin yaygınlaştırılmasının, sürdürülebilir kalkınma için büyük katkı sağlayacağına dikkat çekildi.

Küresel İklim Kriziyle Mücadelede Sürdürülebilir Adımlar

Zirve sonunda, ülke temsilcileri iklim değişikliğiyle mücadelede attıkları sürdürülebilir adımları paylaşarak, küresel iş birliği ile bu krizin çözülmesi gerektiğini vurguladı. Toplantıda metan gazı, yenilenebilir enerji ve sıfır emisyon hedefleri gibi konular ele alındı ve ülkeler, bu alanlarda daha hızlı adımlar atılması gerektiği konusunda hemfikir oldular.

Exit mobile version