“DÖNERİM”de duranlar…
“Sığınmacıların önemli bir çoğunluğu, Suriye’de barış ortamı sağlanıp, demokratik bir düzen kurulduğunda ülkesine dönmek ve ülkelerindeki demokratik dönüşümün parçası olmak istiyor. Geleceğini Suriye’de arayanlar, sığınmacıların en eğitimli kesimlerini oluşturuyorlar” diyen CHP’li Gamze Akkuş İlgezdi’nin hazırladığı rapora göre, Suriyelilerin büyük çoğunluğu Türkiye’de kalmak istemiyor. Peki, Hatay’daki Suriyeliler ne düşünüyor?
Son dönemde artan sayıda çalışma ve alan tarama analizleri, Suriyeli sığınmacıların ‘geri dönüşüne’ dair başlığı ve olasılıkları tartışıyor. Konuyu, Antakya’da yaşayan bir Suriyeli gözünden aktaralım önce ve ardından bu konuda paylaşılan son Rapor ile ilerleyelim…
“Sizde dün bir haber çıktı bunla ilgili. Oradan aktarabilir miyim? Demiş ki, bu konuda konuşan bir Profesör; …Suriye’de 5 milyon konutun iki buçuk milyonu
-MİLLİYETÇİLİK!-
Hatay’dan paylaşılan kelimeler, hissedilen “baskı” noktasında! Yaşanılan ülkede de, dönülmesini istenen adreste de bu durum değişmiyor! CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi’nin hazırladığı “İstanbul’daki Suriyeli Sığınmacılar, Geri Dönme Eğilimleri ve Beklentileri” başlıklı rapor da bahse konu bu baskıyı en net kelimelerle çerçeve içerisine toplamış, son çalışma. İfade edilen ise değişmiyor; “Sığınmacılar, artan milliyetçiliğin baskısı altında yaşıyorlar. Suriyeli sığınmacıların önemli bir bölümü, geleceğini Türkiye’de aramıyor. Geleceğini Suriye’de arayanlar, İstanbul’da yaşayan sığınmacıların en eğitimli kesimlerini oluşturuyor!”
-ÇOĞUNLUK!-
Raporda; Türkiye’deki yaygın kanının aksine, sığınmacıların homojen bir yapıya sahip olmadığı, modern, eğitimli ve devlet himayesine ihtiyaç duymayan çok sayıda sığınmacı olduğu belirtildi. “Suriyeli sığınmacıların önemli bir bölümü, geleceğini Türkiye’de aramıyor” tespitinin yer aldığı raporda, şu ifadelere yer verildi:
“Sığınmacıların önemli bir çoğunluğu, Suriye’de barış ortamı sağlanıp demokratik bir düzen kurulduğunda, ülkesine dönmek ve ülkelerindeki demokratik dönüşümün parçası olmak istiyor. Geleceğini Suriye’de arayanlar, sığınmacıların en eğitimli kesimlerini oluşturuyor. Bu kesimler, ya seküler siyasi partilere üye olarak ya kurdukları sivil toplum kuruluşları aracılığıyla, hem Suriye’deki gelişmeleri yakından izliyorlar hem adil, demokratik, laik bir rejim için kafa yoruyorlar. Suriyeli sığınmacıların eğitim durumları ile ilgili kamuoyu araştırmalarına baktığımızda; yüzde 10’u bulan üniversite ve üstü eğitim alanlarla yüzde 17 civarında lise mezunu olanların büyük çoğunluğu, yaşamlarını göçmen olarak sürdürmek istemiyor.”
Sığınmacıların önemli bir bölümünün, geleceğini Kanada veya Avrupa ülkelerinde aradığına işaret edilen raporda, “Türkiye’de iş kuramamış, çocukları doğru düzgün eğitim alamayan Suriyeliler, Batı’ya göç etmek istiyor. Türkiye’de iş sahibi bir Suriyeli sığınmacıya göre, ‘Türkiye kapıları açsa, Suriyeli sığınmacıların yüzde 90’ı Batı’ya gider. Suriye’de bir meslek sahibiyken, dil sorunu yüzünden Türkiye’de ucuz ve sigortasız çalışmak zorunda kalanlar da yüzlerini Batı’ya çevirmiş durumdalar’.
Dil bilmemeyi, uyum için en büyük engel olarak gören bu kişiler, gitmek istedikleri ülkenin dilini bilmemelerine rağmen gitmek isteme gerekçelerini ise ‘Oralarda uyum, devletin desteği ile sağlanıyor. Dil öğrenene kadar, devlet, günlük yaşamı sürdürecek kadar da olsa destek veriyor. Burada ya çalışıp karnınızı doyuracaksınız ya dil öğreneceksiniz’ diye açıklıyorlar.
2020 verilerine göre, Türkiye’de, 27 bin 606 Suriyeli öğrenci bulunuyor. Görüştüğüm üniversite öğrencileri de okul biter bitmez Batı’ya gitmek istiyor. Gerekçe olarak da Türkiye’de iş imkanlarının sınırlı olmasını gösteriyorlar. Gıda Mühendisliği okuyan Amir, ‘Üniversitede okuyan Türk arkadaşlarımın çoğu da Avrupa’ya gitmek istiyor. Sadece biz değil. Onlar için yeterli iş imkanı olmayan bir ülkede, biz nasıl iş bulabiliriz’ diyor” ifadeleri yer aldı.
Ticaret Bakanlığı’nın açıklamasına göre, 26 Şubat 2019 itibariyle, en az bir ortağı bulunan Suriye uyruklu şirket sayısı 15 bin 159. TEPAV’ın, “Türkiye’de Suriyeli Girişimciliği ve Mülteci İşletmeler” araştırmasına göre de bu işletmeler, Suriyeli nüfusun yüzde 7’sine iş imkanı sağlıyor.
Türkiye’de yerleşik bir düzen kurmayı başarmış, kendi işini kurmuş olanlar, bundan böyle Türkiye’de yaşamak istiyor. Geleceğini Türkiye’de kurmak isteyen bir başka grup ise Türkmenler. Dil ve kültür benzerliği nedeniyle burada kendilerini daha rahat hissediyorlar.
Raporda, savaştan kaçan, siyasi nedenlerle Suriye’den gelenlerin dışında, Suriye’den azımsanmayacak sayıda ekonomik göç gerçekleştiğine de dikkat çekiliyor. Resmi rakamlara göre, Ağustos 2021’de Türkiye’deki Suriyeli nüfus, Haziran ayına oranla 17 bin 672 kişi artarak 3 milyon 584 kişiye ulaştı.
Raporda, “İki ayda, Türkiye sınırlarından giren 17 bin 672 kişinin hemen hepsi, ekonomik nedenlerle geldiler. Burada, kayıt dışı işlerde çalışıp, kazandıkları parayı Suriye’deki ailelerine gönderiyorlar. Her bayram sınırda tanık olduğumuz, bayramlaşmaya gidenlerin önemli bölümünü de bunlar oluşturuyor” denildi.
-ŞİKAYET!-
Gamze Akkuş İlgezdi, raporunda, izlenimlerini şöyle aktardı:
“Siyasi Partiler ve STK’lar aracılığıyla örgütlenen Suriyeli laik, demokratik muhalif kesimler, iktidarın Suriye’ye dönük ve Suriyeli göçmenlere ilişkin politikalarını sorunlu buluyor. Suriyeli toplumun aydın ve entelektüel kesimleri, sığınmacı konusunun, AKP’nin kararı ve vicdanına bırakılmaması gerektiğini düşünüyor. Suriyeli sığınmacılar, Türk Hükümeti tarafından adeta esir alındıklarını düşünüyorlar. Ne Avrupa’ya gitmeleri için kapılar açılıyor, ne burada insani koşullarda yaşamalarının koşulları yaratılıyor. Üstelik horlanıyor, aşağılanıyor, geri gönderilme korkusuyla yaşıyor ve gayri insani koşullarda çalışıyorlar.” -Tamer Yazar-