5 Şubat’a kadar biz Hataylıların hayatı çok güzeldi. Birçok altyapı eksiğine rağmen sevdiğimiz bir şehrimiz vardı. Şehrimiz küçük bir kasabaydı adeta. Fakat birçok Anadolu şehrinden de pozitif anlamda ayrışan bir yapıdaydı. Bir masaya oturduğunuzda Alevi, Sunni, Hıristyan, Musevi bir arada tesadüfen denk gelirdik. Ramazan Bayramı olunca Hıristiyanlar Müslümanların, Paskalya’da Müslümanlar Hıristiyanlar, Gadir Hum Bayramı’nda tüm dini inançtan kişiler Alevilerin bayramlarını kutlardı. Yani tüm dini inançların bayramları, her kesimce gönülden kutlanırdı.
Şehir dışında bunları anlatınca bize uzaylı gibi bakıyorlar. Fakat Antakya böyle bir şehirdi. Son derece hümanisttir. Sokaklarda yürüdüğünüzde herkes birbirini tanırdı.
Yağmurlu ve soğuk bir gündü. Hatayspor’un maçında Atsu’nun son dakikalarda attığı frikik golüyle sevinmiştik.
6 Şubat 2023 saat sabaha karşı 4.17’de gözümüzü açtık, 1 dakikada hayatlarımız altüstü oldu. Yıkıntılar, çığlıklar, ağıtlar… Hayatımızda böyle bir an yaşamadık. Bir film seti kurup bu olayı gösterseler “bu kadar da abartı olur mu” diye yorumlanır.
6 Şubat depremi yakınlarımızı ve şehrimizi bizden aldı. Bundan dolayı bu topraklarda yaşayan insanların acıları çok taze ve derin. Yok olmuş bir şehir, tarih ve kültür söz konusu. Bu süreç nasıl yönetilecek bilmiyoruz, belirsizliklerle dolu. İnsanlar şimdiden rant kavgasında.
İktidar zaten ayrı bir sorun. Bize oy vermezseniz size hizmet etmeyiz diye Hatay tehdit ediliyor. Hataylılar devletine sadıktır, devletine karşı yükümlülüklerini ve vergilerini her zaman ödemişlerdir. Devletin tüm gücünü bu bölgeye, yeniden kalkınmaya vermesi gerekirken Hatay’da kayda değer hiçbir çalışma yapılmıyor.
Aslında 6 Şubat’tan bu yana bir çok yazılı ve görsel paylaşım yapıldı. Ne yazılırsa yazılsın, ne gösterilirse gösterilsin boş. Çünkü böyle bir yıkım, görülmeden anlaşılamaz, anlamlandırılamaz. Bizim beklentimiz, öncelikle durumumuzun anlaşılması. Çünkü şunu biliyorum ki 6 Şubat’ta herkes bu trajediyi anacak, ama sonra unutulacak.
6 Şubat felaketinden ders çıkartılmadı. Sorumlular hesap vermedi. Yargı hala eksik ve ağır işliyor. Tek sorumlu yapı denetimciler ve mühendisler olamaz.
Bu büyük felakette yaşamını yitiren her bir yurttaşımıza bir kez daha Allah’tan rahmet, kalanlara sabırlar dilerim. Dilerim ki aklı selim öne çıkar, bu felaketten bu toplum ve devletimiz ders çıkartır. Fakat şuan gördüğüm, bir ders çıkartılmadığıdır.