Kendisini çiçeklerle anlatan kent, Hatay…

Misafirlerini Bekliyor! “Sanki, buraya gelip temizleniyorum, üzerimdeki tüm o negatiflik gidiyor ve ben, pozitif bir enerji yükleniyorum” diyen Özlem Özer Tuğal, “Çiçeklerin Dilinden Geleceğe Miras” isimli karma sergi ile memleketine bir proje kazandırmaktan dolayı mutlu olduğunu söyledi. Hatay Valiliği ve İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Teknik Bilimler Yüksekokulu El Sanatları Bölüm Başkanlığı işbirliğiyle gerçekleştirilen, “Hatay Kadim Tarihi ve […]

Misafirlerini Bekliyor!

“Sanki, buraya gelip temizleniyorum, üzerimdeki tüm o negatiflik gidiyor ve ben, pozitif bir enerji yükleniyorum” diyen Özlem Özer Tuğal, “Çiçeklerin Dilinden Geleceğe Miras” isimli karma sergi ile memleketine bir proje kazandırmaktan dolayı mutlu olduğunu söyledi.

Hatay Valiliği ve İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Teknik Bilimler Yüksekokulu El Sanatları Bölüm Başkanlığı işbirliğiyle gerçekleştirilen, “Hatay Kadim Tarihi ve Kültür Değerlerini Tanıtım Projesi” kapsamındaki “Çiçeklerin Dilinden Geleceğe Miras” isimli karma sergi, 25 Mayıs’a kadar misafirlerini Hatay Arkeoloji Müzesi’nde ağırlamaya devam edecek.

119’u Türk, 15’i yabancı Akademisyen ile 57 Sanat Bölümü öğrencisinin; seramik, tezhip, minyatür, dokuma, keçe, vitray, mozaik, resim, illüstrasyon baskı ile hazırladığı 300 eser için Antakya Gazetesi’ne konuşan, Proje yürütücüsü, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu El Sanatları Bölümü Öğretim Görevlisi Özlem Özer Tuğal, “memleketim” dediği Hatay için bir şeyler yapmanın mutluluğunu yaşadığını söyledi.

25 Mayıs’a kadar sürecek bu bol çiçekli kent hikayesinin keyif veren anlatımı için sorularımızı, Özlem Özer Tuğal’a sizler için yönelttik.

Çiçeklerin dilinden bir kenti anlatmak ve buna da Hatay’da başlamak… Biliyoruz ki proje, İstanbul ve diğer kentlerle de devam edecek ama… Genelde bu tür etkinliklerin ana adresi olan İstanbul yerine, bu defa Hatay! Neden bu öncelik, önce bunla başlayalım mı?

Öncelikle ifade etmem gerekirse, ben, Hatay-Dörtyolluyum. Memleketim için bir proje yapmak istedim. Hataylıların olduğu bir dost meclisinde sohbet ederken, “İstanbul’da ya da yurt dışında yaptığınız projeler gibi, bir proje de Hatay için yapar mısınız?” sorusu geldi. Aslında teklif de böyle geldi. Ben de bu anlamda bir şeyler yapmayı çok istiyordum ve çalışmalara da hemen başladım. Biliyorsunuz, bir yola girmek için bir güç almanız gerekiyor. Bir destek alabildiğiniz ölçüde ilerleyebiliyorsunuz, ki motivasyon da çok önemli.

Aslında bakarsanız, bu bir Hatay Tanıtım Projesi olduğu için, buna da öncelikle Hatay’da başlamak, ardından diğer illerde de benzer adımlar atmak istedik.

İstanbul’da yaşayan bir Hataylı olarak, Şehrimiz, kendini dışarıya ne kadar iyi anlatabiliyor?

O kadar muhteşem bir şehir ki, her şeyiyle… Ben, her gelişimde, halka, buradaki yaşayanlara hayran kalarak geri dönüyorum. Sanki buraya gelip temizleniyorum, üzerimdeki tüm o negatiflik gidiyor ve ben, pozitif bir enerji yükleniyorum.  Doğal bir detoks gibi, terapi gibi. Hatay’a her geldiğimde, bunları yüklenip, o şekilde geri dönüyorum. Tüm kültürlerin, hala, geçmişten bugüne bu kadar güzel bir şekilde bir arada yaşaması, muhteşem bir şey, ki ben bunu bire bir yaşayan birisiyim. O yüzden de çok daha iyi tanıtılması lazım!

Yurt dışına gidip geliyoruz, şehirleri görüyoruz ama… Birçoğunun, Hatay kadar köklü bir geçmişi yok. Ancak, diğer şehirlerde gördüğümüz o temizlik ve bakım da maalesef ki Hatay’ımızda yok!

Kadim bir kültürü bitkilerle, çiçeklerle anlatmak, nasıl bir yol haritası ile başladı?

2019’da başladığımda, bu proje çalışmaları nedeniyle Antakya’yı sokak sokak, tümüyle gezdim. Tabi eski şehri de bu kapsamda gezerken, Antakya Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Müzesi’ne rastladım. Bazı alanların birebir içerisine girmeden fark edemiyorsunuz. Bitkilerin ve çiçeklerin muhteşemliğini de o alana girdiğiniz zaman, uzmanlarla konuştuğunuz zaman ancak anlayabiliyorsunuz. Müzeyi gördükten sonra, “projeye bunun üzerinden başlamalıyım” dedim. Buradaki Mozaik Müzesi de o yüzden çok önemli. Buradaki mozaikler, belki o dönemin sanatçıları tarafından yapıldı, ama mozaiklere konu olan çiçekler, Hatay’ın çiçekleri. Bizler de geleceğe miras bırakabilmek için, bu dönemin çiçeklerini üç boyutlu hale getirdik.

Peki, sergi adına beklentiniz nedir?

Bu proje için çalışanlar, büyük bir aşkla çalıştılar bu serginin oluşumu için ama… Bu sergi için kent insanından da bir kucaklama bekliyoruz açıkçası. Yani sanatçıları, Hatay’ı bu kadar önemseyen insanları birazcık daha kucaklamalı, Hatay. Biraz bu eksik, maalesef ki eksik.

Son olarak… Hatay için projeler devam edecek mi?

Eğer yolumuzu aydınlatırlarsa, ‘hadi’ derlerse, destek verirlerse, neden olmasın. Çünkü burada da hiçbir şey beklemeden çalıştık. Hatay’a yüreğimizi, aşkla katmaya devam etmek istiyoruz.

Teşekkürler…

Tamer Yazar

Exit mobile version