Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Kırıkhan’da ekolojik felaket çanları çalıyor

Hatay’ın Kırıkhan ilçesindeki Kurtlusoğuksu Göleti çevresi, kontrolsüz yapılaşma ve ağaç kesimleri nedeniyle doğa koruma sınırlarını aşıyor. Kuşların sesi yerini iş makinelerinin gürültüsüne bırakırken, doğa savunucuları tehlikenin artık göz ardı edilemeyecek boyuta ulaştığını vurguluyor.

Hatay’ın Kırıkhan ilçesindeki Kurtlusoğuksu Göleti çevresi, kontrolsüz yapılaşma ve ağaç

Yapılaşmanın göl çevresinde neden olduğu tahribat ne boyutta?

Hatay’ın Kırıkhan ilçesi sınırlarında yer alan Kurtlusoğuksu Göleti, doğa severlerin yıllardır korumaya çalıştığı nadir sulak alanlardan biriydi. Ancak son dönemde bölgede hız kazanan kontrolsüz yapılaşma, gölet çevresindeki doğal dengeyi altüst etti. Motorlu testerelerin sesi, artık kuş cıvıltılarının yerini aldı. Orman dokusu yok olurken, ekosistemin temel parçaları tek tek kayboluyor.

Depremin ardından hızlanan betonlaşma doğayı nasıl etkiliyor?

6 Şubat depremlerinin ardından Hatay’da başlayan yeniden inşa süreci, yalnızca şehir merkezlerinde değil, kırsal ve doğal alanlarda da etkisini gösteriyor. Kurtlusoğuksu Göleti çevresi, bu süreçte köy evleri, toplu konut projeleri, kamu binaları ve kaçak yapılarla kuşatıldı. Ağaçların hızla kesilmesiyle birlikte, bölgede barınan kuş türleri için yaşamsal alanlar büyük ölçüde yok oldu.

Hatay Tabiatı Koruma Derneği Başkanı Abdullah Öğünç, yaşananları “ekolojik yıkım” olarak tanımlarken, “Yakında bir ağacın gölgesini ya da bir kuşun sesini arar hâle geleceğiz” diyerek durumu özetliyor.

Doğayı koruma çağrıları neden karşılık bulamıyor?
Yetkililere defalarca yapılan uyarılara rağmen, doğa koruma talepleri hâlâ somut adımlarla karşılanmıyor. Abdullah Öğünç, yapılaşmanın plansız ve çevresel etki değerlendirmesi yapılmaksızın sürdüğüne dikkat çekiyor. Öğünç’e göre, doğayı bu şekilde tüketen bir yaklaşımın mirası, gelecek kuşaklar için bir utanç belgesi olacak.

“Gelecekteki nesiller, bugünün karar vericilerini minnetle değil, hayretle anacak” diyen Öğünç, kamuoyunu doğal alanlara sahip çıkmaya davet etti.

Doğal varlıklar neden yalnızca romantik imgeler değil?
“Orman, göl, kuş sesi ve yağmur artık sadece birer şiirsel detay değil, aynı zamanda sağlıklı bir yaşamın olmazsa olmazlarıdır” diyen Abdullah Öğünç, doğayla uyumlu yaşamanın önemini vurguladı. Yapılan her müdahalenin, iklim dengesi, su kaynakları ve biyolojik çeşitlilik üzerinde geri döndürülemez etkiler yarattığını ifade etti.

Yetkililerden beklentiler ne yönde şekilleniyor?
Hem doğa savunucuları hem de bölge halkı, artık sessiz kalınmaması gerektiğini belirtiyor. Kırıkhan Kurtlusoğuksu Göleti ve çevresinin koruma alanı ilan edilmesi için yetkililere acil çağrılar yapılıyor. Ekosistemin bir bütün olduğuna dikkat çeken çevre örgütleri, kısa vadeli yatırımlar uğruna doğanın geri dönüşü olmayan zararlar görmemesi gerektiğini vurguluyor.