Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Edip Kadıoğlu

MADLEEN BARIŞ GEMİSİ

Amaç, İsrail ablukasını kırmak ve Gazze’ye insani yardım götürmekti.

Gemi, Freedom Flotilla Coalition (FFC – Özgürlük Filosu Koalisyonu) tarafından yönetiliyor ve 1 Haziran’da İtalya’dan Gazze hedefine doğru denize açıldı.

İnsani Yardım Malzemeleriyle birlikte 12 “Barış Elçisi Aktivist” var sadece…

İrlandalı aktör Liam Cunningham, Avrupa Parlamentosu’nun Fransız üyesi Rima Hassan, Brezilyalı,  İspanyol ve Hollandalı aktivistler ile iki Türk kökenli aktivist de vardı.

Türk asıllı Alman vatandaşı Yasemin Acar, FFC Organizasyon Sorumlusu ve Yürütme Kurulu Üyesi.

Gemide bulunan Avrupa Parlamentosu Üyesi Rima Hassan, açıklamasında “Silahlı değiliz, sadece insani yardım taşıyoruz” demiş ve “Son ana kadar hareket halinde kalacağız” diye de eklemişti.

Madleen, Uluslararası sularda ve Gazze’ye 185 km. mesafede İsrail güçleri tarafından 6 Haziran’da durduruluyor.

Geminin içine göz yaşartıcı kimyasal madde atılarak 12 aktivist etkisiz hale getirildi.

Haberi tüm dünya izliyor.

Bölge ülkeleri seyrediyor.

Bölgede ve Dünya’da Gazze soy kırım katliamlarına karşı barışı savunan 12 aktivist gözaltına alınıyor.

Geminin bayrağı kaldırılıyor ve gemi Aşdod Limanı’na çekiliyor.

31 Mayıs 2010 Mavi Marmara’yı hatırlayalım;

İHH İnsani Yardım Vakfı ve Özgür Gazze Hareketi’nin organize ettiği Gazze’ye insani yardım taşıyan 6 gemiye; Akdeniz’de, İsrail’den 70-80 mil (130-150 kilometre) açıktaki uluslararası sularda İsrail Savunma Kuvvetleri saldırıda bulundu.

Saldırıda, 10 yolcu öldürülmüş, 10 İsrail komandosu ve 60 aktivist yaralanmıştı.

 

Yunanistan, Güney Kıbrıs, Fas, Yemen, Mısır ve Cezayir gibi 36 ülkeden gelen aktivistler arasında 15’den fazla milletvekili, 60’ın üzerinde uluslararası basın mensubu, sanatçılar ve Nobel Barış Ödüllü aktivistler de yer alıyordu.

İsrail gece Madleen’e el koyuyor ve 12 aktivisti kaçırıyor.

9 Haziran’da Tunus ve Cezayir’den binlerce kişi Gazze’ye destek için yola çıkıyor.

İsrail’in bu saldırısı “sadece” Madleen’e ve 12 Aktivist’e değildir.

İsrail aslında yine insanlığa ve hepimize saldırmış oldu.

Ortadoğu, İsrail’in denetim ve kontrolüne girmiş gibi bir hava ettiriliyor.

Aslında tetikçi İsrail, azmettiren ABD ve müttefikleridir.

Bölgeyi kan gölüne çeviren ve yutulacak parçalara ayıran İsrail’e artık dur ve eski sınırlarına çekil demenin zamanı gelmiştir.

Madleen olayı belki İsrail’in katliamlarına karşı Ortadoğu barışını sağlamak üzere bir şans ve son fırsattır.

Bu nedenle Ortadoğu ve dünyada kalıcı barışı sağlamak üzere başta Ortadoğu ülkeleri ile tüm dünya harekete geçmelidir.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

SON HABERLER