Deprem vergileri neden gündemde?
İstanbul’da yaşanan her büyük sarsıntıda, gözler yeniden deprem vergisi tartışmalarına çevriliyor. 17 Ağustos ve 12 Kasım 1999 depremlerinin ardından toplanmaya başlanan bu vergi, zamanla kamuoyunda “deprem vergisi” olarak anılmaya başlandı. Başlangıçta geçici olarak uygulamaya alınan özel iletişim vergisi, 2004 yılında kalıcı hale getirilerek devletin önemli bir gelir kalemi oldu.
“Milyarlarca lira toplandı, peki sonuç ne oldu?”
19 Mayıs Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Murat Batı’nın verilerine göre, Mart 2025 itibarıyla özel iletişim vergisi tahsilatı 145 milyar lirayı, yani yaklaşık 40 milyar 165 milyon doları buldu. Üstelik sadece 2025 yılı için hedeflenen gelir 45,1 milyar lira. Ocak-Mart döneminde bu tutarın 9,9 milyar lirası şimdiden toplandı. Ancak bu devasa kaynakların nasıl ve nereye harcandığına dair net bir açıklama bulunmuyor.
“Maliye Bakanlığı’ndan nasıl bir açıklama geldi?”
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, daha önce TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda yaptığı açıklamada, “Deprem vergisi diye ayrı bir kalem bulunmadığını, tüm vergilerin genel bütçe havuzunda toplandığını” vurguladı. Şimşek, o dönemde verdiği cevabı yineleyerek, “Vergiler eğitime, sağlığa, yollara ve çiftçiye harcandı. Eğer özel bir deprem fonu kurulmuş olsaydı, harcamalar doğrudan takip edilebilirdi” dedi.
“Afet Yeniden İmar Fonu ne zaman kuruldu?”
6 Şubat 2023 depremlerinin ardından yaşanan büyük yıkımın etkisiyle, 21 Mart 2023 tarihinde Afet Yeniden İmar Fonu kuruldu. Ancak bu fon, afet öncesinde değil, sadece afet sonrasında yapılacak çalışmaları destekliyor. Fonun ana amacı, doğal afet bölgelerinde altyapı ve üstyapı çalışmalarına finansman sağlamak olarak belirlendi. Yönetim Kurulu ise Hazine ve Maliye Bakanı başkanlığında, ilgili bakanlık temsilcilerinden oluşuyor.
“Fonun harcamaları şeffaf mı?”
Afet Yeniden İmar Fonu’nun giderlerine dair kamuoyuna açık net bir veri sunulmuş değil. 2024 yılı Hazine ve Maliye Bakanlığı Faaliyet Raporu’nda, fonun bakanlığa bağlı bir kuruluş olarak gösterildiği belirtilse de, yapılan harcamaların detayı paylaşılmadı. Raporda, 150,9 milyar liranın TOKİ aracılığıyla mekansal planlama ve kentsel dönüşüm projelerine aktarıldığı bilgisi yer aldı.
“AFAD’ın bütçesi hangi seviyeye ulaştı?”
Türkiye’de afet yönetimiyle doğrudan görevli olan Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) için ayrılan 2025 yılı bütçesi 266,9 milyar liraya ulaştı. Bu rakam, birçok bakanlığın bütçesini geride bırakıyor. Öyle ki, AFAD bütçesi, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın 219,2 milyar liralık bütçesini bile aşmış durumda. Ancak dikkat çekici olan, ayrılan bu büyük ödeneklerin daha çok afet sonrası müdahaleler için kullanılması.
“İstanbul depreminin ardından hazırlıklar yeterli mi?”
Uzmanlar, 1999 depremlerinden bu yana geçen süreye ve toplanan milyarlarca liraya rağmen, İstanbul ve çevresindeki deprem hazırlıklarının hala yetersiz olduğunu belirtiyor. Özellikle yapı stokunun güçlendirilmesi, acil toplanma alanlarının artırılması ve kamu binalarının yenilenmesi gibi kritik adımların büyük ölçüde eksik kaldığı vurgulanıyor.