Başta komşularımız olmak üzere, diğer devletlerle olan ilişkilerimizi düzenlemek, karşılıklı çıkarları göz önünde bulundurmak suretiyle bir yol haritası izleyebilmek için, zor kullanmak, kuvvet kullanmak yerine, görüşmeleri devreye sokmanın yararlı olacağı bilinen ve tüm dünya tarafından kabul edilerek uygulamaya konulmak istenen bir yoldur.
Yaklaşık 9 seneye yakın bir süredir, uzun bir sınırımızın bulunduğu Suriye ile sorunlarımızın çözümünde de bu yolun izlenmesi ve Suriye’deki BM tarafından kabul edilen hükümet ile görüşmeler yapılması gerekliliği yazıldı, çizildi, söylendi. Ancak bunların hiç birine bugüne kadar kulak verildiğini duymadık ve görmedik.
Bu hafta başında Moskova’da yapılan Libya ile ilgili toplantılardan sonra Suriye ile ilgili toplantı gerçekleşti.
İşte Suriye ile yapılan toplantı ile geç kalmış olumlu bir adımın atıldığı görüldü.
İki ülkenin, yani Türkiye ile Suriye’nin milli istihbarat teşkilatlarının başında bulunan kişilerin görüşme masasına oturdukları, her iki devlet arasındaki sorunlu olan konuları masaya yatırarak görüşmelere başladıkları, medyaya yansıyan haberlerden öğrenildi.
Bugüne kadar yalanlanmayan bu haber, oldukça umut verici ve sevindirici olmuştur.
Zira önceki yazılarımızda da belirttiğimiz gibi, Genç Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş felsefesinde yerini bulan Atatürkçü iç ve dış siyasetin, bu kez hatırlandığı ve devreye sokulduğu anlaşılmaktadır.
Yurtta sulh cihanda sulh ilkesinin gereği olarak, başta komşularımız olmak üzere diğer devletlerle var olan veya ortaya çıkacak olan sorunların çözülmesi için, gereken adımlar atılmalı, çıkış yolları aranıp bulunulmalıdır.
Her konuda çeşitli yararlarımızın söz konusu olabileceği komşu devletler arasında, elbette ki Suriye’de bulunmaktadır.
Suriye ile başlatılan bu görüşme, geç kalmış bir adım olarak kabul edilmeli ve bunu zaman içerisinde atılacak diğer adımlar izlemelidir.
Akdenizle sınırı bulunan devletlerin hangi çabalar içerisinde olduğunu unutmamak gerekir.
Akdeniz’in hemen hemen her tarafı doğalgaz yatakları ile doludur.
Bu kaynakların aranıp bulunması, işletmeye açılması, ekonomiye ve dolaysıyla ülke ekonomisine kazandırılması için komşu devletlerle iş birliği yapılması, antlaşmalar yoluna gidilmesi ve bunun içinde taraflar arasında dostane münasebetlerin oluşturulması gereklidir.
İşte bu nedenle Suriye ile görüşmelere başlanmasının ülkemizin birçok konularda yararına olacağı ve olumlu sonuçlar vereceği kanısındayız.
Uzunca bir süredir Suriye ile olan ilişkilerin düzeltilmesi, Suriye hükümeti ile temasa geçilmesi, görüşmelere başlanması yolunda yapılan çağrıların bu kez duyulduğu, bu çağrılar doğrultusunda adımlar atılması yoluna gidildiği ve gidileceği anlaşılmaktadır.
Bu nedenle Moskova’daki Türkiye- Suriye milli istihbarat başkanlarının görüşmesini önemli bir adım olarak görüyor ve gelecek için umut verici bir başlangıç olduğunu kabul etmek istiyoruz.
Önümüzdeki günlerde her iki devlet arasında daha üst düzeyde görüşmeler yapılmaya başlandığını duyarsak, bunun sürpriz olmaması gerektiğini şimdiden hatırlatmak istiyoruz.
Bu gelişme dahi, bir kez daha yurtta sulh cihanda sulh ilkesinin önemini, değerini ve büyüklüğünü gözler önüne sermiştir.
Başta komşularımız olmak üzere, dünya devletleri ile ve iç siyasette de sorunlarımızın çözümü için, bu ilkeye sımsıkı sarıldığımız takdirde, yolumuzun aydınlık olacağı, karanlık bulutların kısa sürede dağılacağı ve ülkemizi güneşin parlak ışıklarının aydınlatmaya başlayacağı inancındayız. Yeter ki; doğru adım atılsın ve diplomatik yol terk edilmesin…
nabiinal@hotmail.com