Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Organik İpek Üretimi

MKÜ-BAP’ın; “Kelebeğe Zarar Vermeden

MKÜ-BAP’ın; “Kelebeğe Zarar Vermeden İpek Giymek” çalışması sonucu sergi…

Almanya Goethe Enstitüsü’nden Anna Weber ve Moda Tasarımcı Jörn Fröhlich sergiyi gezdi, çok beğendi

Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projesi (BAP) kapsamında Tekstil Tasarımda Yeni Bir Yaklaşım: “Kelebeğe Zarar Vermeden İpek Giymek” adlı çalışmanın sonuç raporu ve sergisi geçtiğimiz hafta sonunda HMKÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Sanat Galerisinde açıldı.
Bilimsel Araştırma Projesi kapsamında yapılan çalışmada yaklaşık 2 yıl boyunca Dr. Öğr. Üyesi Berna İleri, Prof. Dr. Elvan Özkavruk Adanır, Prof. Dr. Feza Can, Arş. Gör. Başak Tok Ulaşlı yerel ustalar ile birlikte akademik bilgiler doğrultusunda Hatay yöresinde bir proje gerçekleştirerek ipekböceği yetiştirip, kelebeğin kozayı delmesi ile normal hayat döngüsünü tamamlamasını gözlemlediler. “Delik kozanın” iplik özelliği, iplik uzunluğu, dokuma özellikleri ve tekstil tasarımına kadar inceleme ve uygulamaları yapıldı. Yapılan bu çalışmanın sonucunda dünyada var olan peace silk/non violent silk/ahimsa silk üretimi ve Türkiye’de bilimsel bir çerçevede uygulanabilirliği saptandı.
Proje Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Berna İleri proje hakkında şunları söyledi:
“Yapılan araştırmalara göre ipekböceğinin kozasından iplik elde etmek için ipekböceği kozayı ördükten hemen sonra, pupa ya da kelebek canlı haldeyken 60C0 ile 110C0 derece fırınlarda yaklaşık 20 ile 40 dakika kadar bırakılarak “böcek boğma” işlemi yapılmaktadır. Dünyanın en büyük ipek üretim merkezleri olan Hindistan ve Tayland böcek boğma işlemlerini daha acısız yapmak için bilimsel çalışmalar başlatmışlardır. Zira kozadaki kelebeğin canlı olarak yüksek derecede fırınlanması son yıllarda bilinçli ipek kullanıcıları tarafından tepkilere neden olmuştur. Kozayı delerek kelebek olduktan sonra kozanın ipliğe dönüştürülmesini savunmaktadır. Yurt dışında pek çok ipek kullanıcı, satın aldığı ipekler için özellikle ‘hiçbir ipekböceğinin öldürülmemesini/şiddet görmemesini’ istemektedir. Hindistan’da Mahatma Gandhi’nin ahimsa felsefesinden (hiçbir canlıyı incitmemek, her canlının ruhuna saygı duymak) yola çıkılarak Ahimsa ipek üretimleri, yaklaşık 15 yıl önce başlamıştır. Türkiye’de ve çalışma bölgesi olan Hatay’da peace silk/non violent silk adıyla bilinen üretim biçiminin bilinmediği, üreticiler tarafından kullanılmadığı, yurt içi ipek pazarında da kullanılmadığı saptanmıştır. Türkiye’de doğal sirkülasyonu gereği kelebeğin deldiği koza ‘delik koza / bozuk koza /atık koza’ olarak tanımlanmaktadırlar. ‘Delik kozanın’ ipliğinin kalitesiz olduğu hatta hiç iplik üretilemeyeceği, dokumasının bozuk/kalitesiz olduğu yurt içinde pek çok ipek üreticisi tarafından dile getirilmektedir. Türkiye’de ilk kez yapılan bu bilimsel çalışmada pek çok yerel ipek ustası ile çalışmalar yapılmıştır. Emel Duman, Meral Hüzmeli ve Songül Abacı gibi yerel ustalar ile geleneksel yöntemler kullanılarak ipek iplik yapılmış, Emel Duman ile farklı örnekler denenerek el tezgâhında ipek dokumalar gerçekleştirilmiştir.”
Peace Silk/Non Violent Silk üretimin moda ve tekstil tasarımda önemini anlatan İzmir Ekonomi Üniversitesi Moda ve Tekstil Tasarım Bölüm Başkanı Prof. Dr. Elvan Özkavruk Adanır da sergi ile ilgili şunları söyledi:
“Avrupa’da son 15-20 yıldır tekstil ve moda sektöründe sürdürülebilir/ekolojik/organik tekstil olarak adlandırılan Etik Moda tercih edilmektedir. Yani insanlar giydikleri elbiselerde içinde kimyasal olan pamuk ya da tekstil yapımı sırasında öldürülmüş bir hayvan kullanmak istememektedirler. Artık tekstil üretiminde en doğal olan tercih edilmektedir. Türkiye’de sürdürülebilir tekstil son yıllarda gelişen bir kavram olduğu gibi peace silk/non violent silk ise hiç bilinmemektedir. Bu konuya ilgi duyan Almanya Goethe Enstitüsü’nden Anna Weber ve sürdürülebilir tekstil üzerine çalışan Moda Tasarımcı Jörn Fröhlich Türkiye’de ilk kez peace silk projesi yapıldığını duyunca Hatay’a geldi; üç gün süresince birlikte proje yaptığımız yerel üreticileri gezdi ve çok etkilendi. Çünkü Avrupa’da tasarım, teknoloji ve seri üretim var ama el dokuma, elde iplik yapma gibi hand craft yok. Bu Proje Türkiye’de Tekstil ve Moda tasarım açısından çok önemli bir adım. Pek çok ülkede üretilen peace silk/non violent silk etik moda/ekolojik tekstil/organik tekstil alanında kabul edilen ipek üretim biçimidir. İlk kez Hatay’da yapılan bu çalışmaya, Hatay’ın sevgi ve hoşgörü kenti olması dolayısıyla ‘Peace Silk of Hatay’ adı verilmiştir.”
Almanya Goethe Enstitüsü’nden Anna Weber ve sürdürülebilir tekstil üzerine çalışan Moda Tasarımcı Jörn Fröhlich sergiyi gezerek yapılan çalışmalar hakkında bilgi aldılar, sergiyi beğendiklerini söylediler.
-Cemil Yıldız-