Yaşam dediğiniz şey, vicdan işi. O olmadan, çıplaksınız. Aslında eksiksiniz. O yüzden bu parçayı tamamlamadan yola çıkmamak gerek.
Bugün konuşacağımız ilk fotoğraf karesi, İstanbul’dan. Bakırköy’deki bir alışveriş merkezinin girişine eklenenden… Kışın soğuğundan kaçmaya çalışan sokak köpeklerine kapılarını açan kalplerden, ama bu kalplere de izin verenlerden.
Hayvansever vatandaşlar, ağır geçen kış şartlarında sokaklarda yaşam savaşı veren köpekleri koruma altına alırken, altlarına birer karton sermişler ve üzerlerine de birer battaniye. Eldekine bakınca, ‘hala umut var’ dedirtiyor insana. ‘Vicdanlar o kadar da körelmemiş’ diye de ekletiyor. Aslında hayat adına yapılması gerekenlere işaret ediyor. Basit şeylerle yaşamı paylaşmanın inceliğini gösteriyor.
-Biraz özen mi?-
Eldeki ikinci fotoğraf karesi ise, Hatay’dan. Büyükşehir Belediyesi’nin sokak hayvanları için hayata geçirdiği bir hizmetten. 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu Uygulama Yönetmeliği’nin 21. Maddesi’nin (d) bendine istinaden, il genelinde sokak hayvanları için beslenme odakları kurulmaya başlan-masının ardından ortaya çıkandan.
Hem mama hem de suyu aynı odakta barındırma özelliğine sahip beslenme odakları iyi düşünülmüş bir proje. Ancak… Kış şartlarında, üstü açık bu aparatların içindeki mamaların ne hale geldiğini biliyor muyuz? O yüzden, bu konuda ek bir çare düşünmek ve var olan hizmeti daha geçerli kılmak için bu aparatlara bir şeyler eklemek gerekmiyor mu? Hizmeti daha yaşanır kılmak için, eksikliği tamamlamak gerekmiyor mu?
Tamer Yazar