Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, son 21 yılda organize sanayi bölgelerinin sayısının 192’den 355’e çıktığını, OSB alanının 2 kat, istihdamın da 6 kat arttığını belirtti.
Kacır, Antalya Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Teknopark açılış töreninde yaptığı konuşmada, üniversite ve sanayi işbirliğinin somut örneğine şahitlik yaptıklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde atılan uzun vadeli adımlarla Türkiye’nin son 21 yılda güçlü bir üretim altyapısına ulaştığını belirten Kacır, “Pandemiye, global krizlere, küresel ekonomide yaşanan sıkıntılara rağmen bugün Türkiye ekonomisinin dinamosu bir imalat sanayimiz var.” dedi.
Toplam ihracatın imalat sanayinin gücüyle 254 milyar dolar ile tarihi bir rekor kırdığına dikkati çeken Kacır, Türkiye’nin emin adımlarla küresel endüstri üssü ve nitelikli yatırımların adresi olmaya devam ettiğini bildirdi.
“Son 21 yılda OSB sayısı 355’e çıktı”
Türkiye’nin global üretim merkezi olmasında OSB’lerin de önemli bir yeri bulunduğuna işaret eden Kacır, şöyle konuştu:
“Planlı endüstri ve üretimin tüm dünyada takip edilen bir ‘Türkiye rol modeli’ olan bu yapılar sayesinde, imalat sanayinde büyük bir kalkınma hikayesi oluşturuyoruz. Son 21 yılda organize sanayi bölgelerimizin sayısını 192’den 355’e çıkardık. OSB alanımız 2 katına çıktı, istihdam tamı tamına 6 kat arttı. Bugün OSB’lerimizde 2,5 milyondan fazla emekçimiz ter döküyor, çalışıyor. Bu rakamın tüm tesislerin faal olmasıyla 3,5 milyona ulaşmasını planlıyoruz.”
Antalya OSB’nin de Türkiye’nin en büyük organize sanayi bölgelerinden biri olduğunu dile getiren Kacır, bu OSB’nin gelişimi ve büyümesi için Bakanlık olarak 272 milyon liralık finansman sağladıkları bilgisini paylaştı.
Kacır, dördüncü sanayi devrimi ile imalat sanayinin büyük bir dönüşüm içerisinde olduğu, küresel güç yarışının teknoloji ve inovasyon zeminine kaydığı bir çağın yaşandığını kaydetti. Bu çağda yalnızca üreten değil, bunu rekabetçi ve yüksek teknoloji odaklı gerçekleştiren ülkelerin bir adım önde olacağını vurgulayan Kacır, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Geçtiğimiz 21 yılda güçlü bir teknoloji ve inovasyon-ekosistemi inşa ettik. Ar-Ge personeli sayımız 2002’de 29 binken, günümüzde 222 bin kişiye ulaştı. Yine Ar-Ge harcamalarımızın milli gelir içindeki payı, binde 5’lerden yüzde 1,4’lere yükseldi. 2002 yılında 404 olan yerli patent başvurusu, yaklaşık 22 kattan fazla artarak 9 binin üzerine çıktı. Bu gelişim göstergeleri, ülkemizin zengin beşeri sermayesine ve kurumsal altyapılarının sağlamlığına dayanmakta. Bu başarıları daha üst noktalara taşımamızın, yüksek ve yenilikçi teknolojilerde üretim kabiliyetimizi güçlendirmemizin anahtarı ise güçlü üniversite-sanayi işbirliğidir.”
“Girişimcilere desteklerimiz devam edecek”
Bakan Kacır, Teknoparkları sanayi ve üniversite ortaklığını kuvvetlendiren en önemli yapılar olduğunu ve Türkiye’nin bilgi temelli kalkınmasında çok önemli rol oynadığını belirtti.
Türkiye’nin üretim altyapısının teknoloji geliştirme kabiliyetiyle birleştiğinde neler yapabileceğine TOGG ile şahit olduklarını vurgulayan Kacır, 95 yerli tedarikçi ile çalışan TOGG’un bugün dünyada adından söz ettiren bir marka haline geldiğini bildirdi.
Milli teknoloji hamlesinin sadece bir strateji ve vizyon değil, aynı zamanda bu milletin kendine yeniden güvenme hikayesi olduğunu dile getiren Kacır, şunları kaydetti:
“Girişimcilerimiz için TÜBİTAK BİGG, Tech-InvesTR, Teknoloji ve İnovasyon Fonu, İSTKA Bölgesel Girişim Sermayesi Destek Programı ve Turcorn 100 başta olmak üzere oluşturduğumuz farklı mekanizmalar ile destek sağlıyoruz. Siz yeter ki hayal edin, düşleyin. Tohum aşamasından kuluçkaya, yerel piyasadan uluslararası pazarlara açılmaya kadar her aşamada Bakanlık olarak girişimlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Sağladığımız teşvik ve muafiyetlerin yanı sıra bu ekosistem ile kurdukları bağlar sayesinde firmalarımız daha yenilikçi yatırımlar gerçekleştirecekler.” (aa)