Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

PKK silah bırakıyor: Örgüt fesih kararı aldı

PKK, 40 yılı aşkın süredir süregelen silahlı mücadelesine son veriyor.

PKK, 40 yılı aşkın süredir süregelen silahlı mücadelesine son veriyor. Abdullah Öcalan’ın çağrısı üzerine toplanan kongrede örgütün feshi ve silah bırakma kararı alındı. Sürecin devamı için TBMM başta olmak üzere toplumun tüm kesimlerine “tarihi sorumluluk” çağrısı yapıldı.

Türkiye’nin en uzun soluklu silahlı örgütlerinden biri olan PKK, 5-7 Mayıs tarihleri arasında düzenlenen olağanüstü kongresinde silahlı mücadeleyi bırakma ve örgütsel yapısını feshetme kararı aldığını açıkladı. Alınan bu karar, Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’taki çağrısına yanıt verdi.

Öcalan’dan tarihi çağrı: PKK kongre toplasın ve feshedilsin

İmralı Cezaevi’nde bulunan PKK lideri Abdullah Öcalan, 27 Şubat’ta yaptığı açıklamayla hem PKK hem de ona bağlı tüm gruplara silah bırakma ve kendini feshetme çağrısında bulunmuştu. Öcalan, “Varlığı zorla sona erdirilmemiş her çağdaş örgüt gibi, PKK da kongresini toplayıp devletle bütünleşme yoluna gitmeli,” demişti.

Bu çağrı, son yıllarda zaman zaman kamuoyuna yansıyan barış ve çözüm süreci beklentilerini yeniden gündeme taşıdı.

PKK: Kalıcı barış için silahlı mücadeleye son

Fırat Haber Ajansı aracılığıyla yapılan açıklamada, örgütün 5-7 Mayıs tarihlerinde düzenlenen kongresinde alınan kararlar duyuruldu. Açıklamada şu ifadeler öne çıktı:

“PKK’nin fesih ve silahlı mücadele yöntemini sonlandırma kararı, kalıcı barışa ve demokratik çözüme güçlü bir zemin sunmaktadır.”

Ancak bu kararların uygulanabilirliği için ön koşul olarak Abdullah Öcalan’ın süreci yönetme ve yönlendirme hakkının tanınması ile demokratik siyasetin önünün açılması gerektiği vurgulandı.

TBMM ve tüm kesimlere tarihi sorumluluk çağrısı

Örgüt açıklamasında, sürecin ilerleyebilmesi adına yalnızca devlet değil, toplumun tüm kesimlerine de çağrıda bulundu:

TBMM’nin “tarihi bir rol üstlenmesi”

Tüm siyasi partilerin, STK’ların, basın kuruluşlarının, kanaat önderlerinin, akademisyenlerin ve sanatçıların

İnanç grupları, kadın ve gençlik örgütleri, sendikalar ve ekolojist hareketlerin sorumluluk alması gerektiği vurgulandı.

Bu çağrı, geniş bir toplumsal mutabakatın sağlanmasının barış sürecinin ilerleyebilmesi açısından kritik olduğunu ortaya koyuyor.

Sol ve sosyalist yapılara özel çağrı

Açıklamada Türkiye’deki sol, sosyalist ve devrimci yapılara yönelik de özel bir vurgu yapıldı. Bu kesimlerin barış ve demokratik toplum sürecine sahip çıkmasının, mücadeleyi yeni bir aşamaya taşıyacağı savunuldu.

“Bu, son sözleri ‘Yaşasın Türk ve Kürt Halklarının Kardeşliği ve Tam Bağımsız Türkiye!’ olan büyük devrimcilerin amaçlarını başarmak anlamına gelecektir.”

Silah bırakma süreci nasıl gelişti?

Silah bırakma süreci, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin çağrısı ile yeniden gündeme geldi. Bahçeli’nin önerisiyle, PKK’nın kongresini Malazgirt’te toplaması fikri ortaya atıldı.

Bu gelişmenin ardından, DEM Parti heyeti İmralı’ya ziyaretler gerçekleştirdi, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’la temas kurdu ve görüşmelerde Öcalan’ın koşullarının iyileştirilmesi talep edildi.

PKK, 1 Nisan’da ateşkes ilan ettiğini açıklarken, 28 Nisan’da yaptığı bir başka açıklamada ise sürecin ilerlemesi için somut adımların atılmadığını belirtmişti.

Erdoğan’dan dikkat çeken açıklama iddiası

Süreçle ilgili kulislerde dolaşan bir başka iddia ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Bütün engelleri aştık. Bugün yarın PKK silahları bırakacak, örgütü feshedecek” sözleri oldu. Bu ifade, sürecin devletin bilgisi ve onayı dâhilinde ilerlediğine dair yorumları güçlendirdi.

Türkiye yeni bir dönemin eşiğinde mi?

Tarihi olarak nitelendirilen bu gelişme, Türkiye’nin uzun süredir mücadele ettiği terör sorununu çözme yolunda önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Ancak alınan kararların kalıcı olabilmesi için yalnızca PKK’nin silah bırakması değil, aynı zamanda hukuki ve siyasi zeminin de güçlendirilmesi gerekiyor.