Bu sezon Türkiye’de Akdeniz Meyve Sineği popülasyonunun, bir önceki kış döneminin ılık geçmesinden dolayı artış göstermesi sebebiyle Türkiye’nin birçok yaş meyve sebze ürünü Rusya kapılarından Türkiye’ye geri döndü. Bu kapsamda Türkiye’ye gelen bir Rus Heyet; Adana, Hatay ve Mersin illerinde incelemeler gerçekleştirdi.
Akdeniz meyve sineğinden ihraç ürünlerinde yaşanan ilaç kalıntısı sorununa, Türkiye’de ihracata konu yaş meyve ve sebzede yaşanan sıkıntılar, Rus sınırındaki kontrollere her geçen sene daha fazla takılıyor. Zira sadece kalıntı sorunu nedeniyle 2018 yılında narenciyede bildirim sayısı 786’ya ulaştı. Rus tarafında, Türkiye’den gelen ürünlere yönelik önlemlerin 1 Ocak 2019 itibariyle devreye girmesi bekleniyor.
Yaşanan tabloda biriken sorunları çözüme ulaştırma adına, Rusya Federasyonu Federal Veterinerlik ve Bitki Karantina Servisi uzmanlarından oluşan bir heyet Türkiye’ye geldi. Rus heyet, ülkemizden gerçekleşen yaş meyve sebze ihracatında yaşanan karantina sorunlarıyla ilgili incelemelerde bulunmak ve ortak çalışmalar yürütmek amacıyla Adana, Hatay ve Mersin illerine birer ziyaret gerçekleştirdi.
-YERİNDE İNCELEME-
Bu yıl Rusya’ya yapılan narenciye ihracatında ortaya çıkan Akdeniz Meyve Sineği sorununun çözülmesi için ortak hareket etmek, yapılan narenciye sevkiyatlarını birebir takip ederek, Rusya limanlarında yapılan denetimler sonucu iade edilen ürün miktarını en aza çekmek amacıyla Rusya Federasyonu Federal Veterinerlik ve Bitki Karantina Servisi uzmanlarından oluşan bir heyet 4-21 Aralık tarihleri arasında Adana, Hatay ve Mersin illerine ziyaretler gerçekleştirdi. Heyet uzmanları, Mersin ve Adana’da, Tarım ve Orman Müdürlükleri inspektörleri ile birlikte Rusya’ya gönderilmek üzere hazırlanan sevkiyatları yerinde incelediler. Rus yetkililer, belirlenen bazı firmalarda paketleme tesislerinde, bahçelerde ve nakliyat araçlarında incelemeler yaptılar.
20 Aralık 2018 tarihinde gerçeklesen heyetin kapanış toplantısına Rus uzmanları yanı sıra Tarım ve Orman Bakanlığı-
-İADELER AZALIR!-
Heyet adına konuşan, Rusya Tarım Ürünleri Denetim Ajansı (Rosselhoznadzor) yetkilisi Vladimir Popovic, Rusya ile Türkiye arasında ticari ilişkilerin gelişmesine katkı sağlayan, başta bakanlık ve ihracatçı birlikleri olmak üzere herkese teşekkür etti.
Vladimir Popovic, yaşanan zirai karantina sorunlarının iki ülke arasındaki ticarette sorun yaratmadan çözülmesi için bu heyeti gerçekleştirdiklerini, Rusya ile Türkiye’nin dost ülkeler olarak, sorunlar yaşansa bile müzakereler ile çözebileceklerini belirtti. Popovic, gerçekleşen narenciye ihracatının yaklaşık %25-30’unu incelediklerini ve bu çalışmanın, Rusya limanlarından gelen bildirimleri ve iadeleri azaltacağını umduklarını dile getirdi.
-BİYOLOJİK ÖNLEM-
Gıda ve Kontrol Genel Müdürü Muharrem Selçuk, önceki dönem yaşanan iklimsel ısınmadan dolayı artan Akdeniz Meyve Sineği popülasyonunun narenciye ihracatına yönelik zararını minimuma indirmek için çabaladıklarını ve başarılı olduklarını, bir sonraki aşamada amacın, zararlı organizmaları biyolojik ve biyo-teknik yöntemlerle önlemek ve olumsuz etkilerini azaltmak olacağını belirtti.
-SAĞLIKLI ÜRÜN-
Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Nejdat Sin, Rus heyetini ülkemizde ağırlamaktan dolayı mutluluk duyduklarını ve heyet çalışmalarını sorunun çözümü açısından faydalı bulduklarını belirtti. Zirai karantina sorunlarını tüm sektör paydaşlarının çabaları ile minimuma indirmeyi amaçladıklarını belirten Sin, “Niyetimiz sadece Rusya’ya değil, ihracat yaptığımız tüm ülkelere kaliteli, sağlıklı ve ari ürün ulaştırmaktır. Bu prensibimiz için birlik olarak var gücümüzle çabalamaktayız” dedi.
-NE İSTENİYOR?-
01.01.2019 tarihinden itibaren, Rusya Federasyonu’na ihracat yapacak firmaların (yaş meyve ve sebze ihracatı başlığında) paketleme tesislerinde alınması gereken önlemler, Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü’nce şöyle sıralanmıştı:
1- Ürünlerin paketlendiği tesislerde, domateste Tuta absoluta’ya karşı, domates, üzüm, çilek ve biberde Frankliniella occidentalis’e karşı ruhsatlı fosfin gazı ile fumigasyon uygulaması…
2- İşletmede yeterli sayıda tuzak asılması ve takibinin yapılması…
3-İşletmede bulunan bitki artıklarının imhasının sağlanması…
4-İşletmenin giriş ve çıkışlarında, zararlı giriş çıkışım önlemek için PVC şerit hava perdesi ve pencerelerde uygun tül perde, sineklik yapılması…
5- İhracat partilerinde etiket bilgilerinin ürün ambalajının ayrılmaz bir parçası haline getirilerek sağlam (lazer, soğuk damga vb. baskı çözümleri) yapılması…
6- İşletme kapasitelerine göre uygun sayıda işlenen ürünler için Bitki Sağlık Sertifikası düzenlenecek…
7- Ambalajlama ve paketlemenin üretim alanlarında değil, paketleme tesislerinde yapıldığının titizlikle takip edilmesi…
8- Bu şartları yerine getirmeyen işletmelere Bitki Sağlık Sertifikası düzenlenmeyecek. -Tamer Yazar-