Samandağ Ziraat Odası Başkanı Kamacı uyardı:

Eski Şebeke Suyu İshal, Kusma Yapıyor! “Yıllardır kullandığımız asbest içeren su boruları, asbest içeren depolama sistemi, su borularına karışan atıklar, Asi’den sağlanan sulama suyu, tarımsal ilaçların yanlış kullanımı ve yanlış beslenmeden olduğuna inanılan kanser vakalarında çok yaygın bir hal almaya devam etmektedir.” Samandağ Ziraat Odası Başkanı Selim Kamacı, bu kez de ilçedeki içme suyunun temiz […]

Eski Şebeke Suyu İshal, Kusma Yapıyor!

“Yıllardır kullandığımız asbest içeren su boruları, asbest içeren depolama sistemi, su borularına karışan atıklar, Asi’den sağlanan sulama suyu, tarımsal ilaçların yanlış kullanımı ve yanlış beslenmeden olduğuna inanılan kanser vakalarında çok yaygın bir hal almaya devam etmektedir.”

Samandağ Ziraat Odası Başkanı Selim Kamacı, bu kez de ilçedeki içme suyunun temiz olmadığını, depolarda bekletilen suyun halka içirildiğini ve bunun da kusmalara ve ishallere yol açtığını öne sürdü.

Selim Kamacı’nın dikkate değer açıklaması, iddiaları ve görüşleri şöyle:

“Samandağ ilçesinin su ihtiyacı, halen eski şebekeden, depolanması suretiyle veya arazöz ve tankerlerden temin edilmesinden kaynaklı olarak, her yıl olmak üzere, ishal ve kusma vakalarına sebebiyet veren mikroplarla yıllardır mücadele edildiğine dair bilgiler, deneyimli doktorlarımız tarafından teyit edilmektedir. Ayrıca ilçemizde buna paralel olarak; şebeke suyu, atık sular, hayvansal atıklar, foseptik ve diğer kirliliklerden kaynaklı olarak, ortalamaların çok üzerinde hepatit ve diğer bulaşıcı hastalıklara yakalanan hasta vakaları da yıllardır tartışıla gelen bir gerçekliktir.

Yıllardır kullandığımız asbest içeren su boruları, asbest içeren depolama sistemi, su borularına karışan atıklar, Asi’den sağlanan sulama suyu, tarımsal ilaçların yanlış kullanımı ve yanlış beslenmeden olduğuna inanılan kanser vakalarında çok yaygın bir hal almaya devam etmektedir.

Ebeveynlerin, çocuklarını sevme biçimine dönüştürdükleri abur, cubur, asitli ve kimyasal içeren içecek, fastfood gibi yiyeceklerin tüketiminden kaynaklanan, yeni nesillerde fiziki gelişim, zekada gerileme, direnç azlığı ile birlikte, gelecekte potansiyel kronik diyabet ve damar hastalıklarına sebep olacak obezite hastalığı da ilçemizde ortalamanın çok üstündedir.

Bunların üstüne;

• Hayır işlerinden kalan, atıkları, işkembe ve kemikleri ulu orta yerlere dökülmesi,

• Ölü hayvanlarını sulama kanallarına, sahile veya orta yerde bırakılması,

• Çöplerin rastgele sokağa bırakılması,

• Caddeye, sokağa tükürülmesi,

• Çocuklarına, çevrenin temiz tutulması ve korunmasının kavratılmaması,

• Hayvan gübrelerinin meskûn yerlere bırakılması,

• Evsel atıkların caddelere akıtılması,

• Ahırların, meskûn yerlere yapılması,

• Sivrisinek ile mücadelede eksiklik, ilçemizde bulaşıcı hastalıkların yayılmasına, bakteri oluşmasına, hatta bakterilerin yerleşmesine ayrıca sebep olan faktörlerdir.

Bu noktada;

1-Öncelikle kendimizle yüzleşip hesaplaşalım,

2-Çocuklarımıza; yapımızın, kültürümüzün, inancımızın temel taşı ve ilk maddesi olan, çevre ve kişisel temizliğin önemini kavratalım,

3-Yerel yöneticilerle hesaplaşıp, haklarımızı talep edelim,

4-Çevremizi kirletenleri uyaralım,

5-Toplumsal dayanışma ve yardımlaşma içerisinde olalım,

6-Başkalarından üstün olma hevesi ve egosundan vazgeçelim,

7-Bencillik ve kibiri mütevazilik ve hoşgörü ile değiştirelim.”

-Haber/Cemil Yıldız-

Exit mobile version