Soru….

16 Nisanda yapılacak olan referandumda “EVET” veya “HAYIR” oyu kullanabilmek için aşağıdaki sorulara yanıt verebilmemiz ve buna göre de oyumuzu belirlememiz gerektiği kanısındayım. Bu nedenle referanduma konu olan anayasa değişikliği paketi çerçevesindeki bazı konularla ilgili soruları satırbaşlarıyla belirtmek istiyoruz: -Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir kuralı gereği halk tarafından seçilen milletvekillerinden oluşan TBMM’ni feshetme yetkisinin bir kişiye […]

16 Nisanda yapılacak olan referandumda “EVET” veya “HAYIR” oyu kullanabilmek için aşağıdaki sorulara yanıt verebilmemiz ve buna göre de oyumuzu belirlememiz gerektiği kanısındayım.

Bu nedenle referanduma konu olan anayasa değişikliği paketi çerçevesindeki bazı konularla ilgili soruları satırbaşlarıyla belirtmek istiyoruz:

-Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir kuralı gereği halk tarafından
seçilen milletvekillerinden oluşan TBMM’ni feshetme yetkisinin bir kişiye verilmesini doğru buluyor musunuz?.

-Toplumun ve idarenin uyması gereken kuralları belirleyen kanunların
tespiti için, kamuoyunun oluşturulması , kanun ile ilgili kurum ve kuruluşların görüşlerinin alınması , konu üzerinde tartışmaların yapılması, doğru ve yanlış yanlarının tespit edilmesi ve bundan sonra da TBMM’nde görüşülüp tartışılarak yasalaşması yoluna gidilmesi yerine, ne şekilde hazırlandığı , tartışıldığı belli olmayan, kamuoyunun görüşünü yansıtmayan, Kanun hükmünde kararnamelerle ülkenin yönetilmesini doğru buluyor musunuz?.

-Anayasa mahkemesi ve HSYK üyelerinin büyük çoğunluğunun bir kişi
tarafından veya onun mensup olduğu siyasi parti tarafından seçilmesi gibi bir sonuç doğuracak olan uygulamanın yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı ile örtüşebileceğini düşünüyor musunuz?

-Tarafız olması ve tüm ulusu kucaklaması gereken Cumhurbaşkanının bir siyasi partiye üye olmasının ve onun genel başkanlığını üstlenebilmesinin tarafsızlık ilkesi ile bağdaşabileceğine, herkesi kucaklayabileceğine, her yurttaşa eşit mesafede olabileceğine , yansız hareket edebileceğine inanıyor ve bunu doğru buluyor musunuz?.

-Ülkemizde yüzyıla yakın bir süredir uygulanan parlamenter rejim yerine
başkanlık sistemini getirecek ve bunun sonucu olarakta meclisi etkisiz hale koyacak olan değişikliğe olur veriyor musunuz?.

-Demokrasinin olmazsa olmazlarından olan egemenliğin kayıtsız şartsız
millette olduğu kuralının tartışmasız gereği olan kuvvetler ayrılığı ilkesinin sonlandırılması, yani yasama – yürütme- yargı erklerinin tek elde toplanması gibi bir sonuç doğurabilecek olan uygulamaları yerinde buluyor musunuz?.

-Bakanların tayin ve azledilmesi yetkisinin tek kişiye verilmesini doğru
buluyor musunuz?.

-Nitelikleri, sayıları belli olmayan ve seçimle gelmemiş olan Cumhurbaşkanı
yardımcılarını seçme ve onlardan herhangi birine gerektiğinde devleti temsil etme yetkisinin tek kişiye verilmesini doğru görüyor musunuz?.

-Vatandaşların ödedikleri vergilerle oluşan bütçenin, meclis yerine tek
kişi tarafından hazırlanıp yaşama geçirilmesini ve böylece meclis denetiminden yoksun bırakılmasını sağlıklı buluyor musunuz?.

-Devletin idari yapısının şekillenmesi, devlet kadrolarına yapılacak
atamaların belirlenmesi , gerektiğinde idari yapıda esaslı değişiklikler yapılabilmesi sonuçlarını doğuracak olan hak ve yetkilerin tek elde toplanmasını uygun görüyor musunuz?.

-Yapılacak değişiklikle tüm tasarrufların meclis denetimine tabi tutulmamasını ve böylece meclisin sorgulama hak ve yetkisinin elinden alınması yoluna gidilebilmesini doğru buluyor musunuz?.

-Referanduma konu olan ve 18 maddeden ibaret olduğu halde anayasanın birçok maddesinin de değiştirilebilmesi sonucunu doğuracak olan böyle bir değişikliğin , çoğulcu ve özgürlükçü demokrasi ile bağdaşabileceğini düşünüyor musunuz?.

Bu soruları elbette ki çoğaltmak mümkündür.

Ama şimdilik bunlarla yetinmek istiyor ve şu hususu da belirtmekte yarar görüyoruz:

Bu referandum bir siyasi partiye güven veya güvensizlik oylaması değildir. Partilerle bir alakası yoktur.

Yine bu referandum bir kişiye güven veya güvensizlik oylaması değildir. Kişilerle bir alakası yoktur.

Bu referandum ülkenin geleceği ile ilgilidir. Ülke geleceğinin şekillenmesi, dolayısıyla ülkenin parlamenter rejimin egemen olduğu bir sistem ile mi yoksa tek kişinin etkisinin ve yetkisinin fazlaca hissedileceği başkanlık sistemi ile mi yönetileceği ile ilgilidir.

Herkesin bu gerçeklerin ışığı altında , bu soruları kendine sorup ülkesinin geleceğini düşünerek , gelecek nesillere vereceği hesabın sorumluluğunu ölçüp, biçip tarttıktan ve vicdanının sesini dinledikten sonra 16 Nisan’da yapılacak olan referandumda oyunu belirlemesi ve buna göre de “EVET” veya “HAYIR” oyunu kullanması gerektiği kanısındayız….

nabiinal@hotmail.com

Exit mobile version