Sıfır kilometre alınan lüks otomobilde çıkan kronik arızalar, Yargıtay’ı harekete geçirdi. Mahkeme, aracın “gizli ayıplı” olduğuna hükmederek, misliyle değişimine karar verdi. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi bu kararı onadı.
Lüks araçtan beklenen güven kalmadı
Ankara’da faaliyet gösteren bir şirket, 2019 yılında makam aracı olarak kullanılmak üzere sıfır kilometre lüks otomobil satın aldı. Ancak araç, satın alındıktan kısa bir süre sonra farklı tarihlerde arızalar vermeye başladı. Kullanıcı tarafından yapılan başvurular sonucunda, yetkili servis bazı parçaların değişimini sağladı ve boya koruması uyguladı.
Ancak sorunlar bitmedi. Araçta rüzgar sesi, kapı ayarlarında bozukluk, fren arızası gibi şikayetler devam etti. Ayrıca, boya korumasına rağmen ön cam ve kromajlarda lekeler ve gölgelenmeler oluştu.
“Arızalar üretim hatasından kaynaklı” iddiası
Sorunların kronik hale gelmesi üzerine, araç sahibinin bağlı bulunduğu şirket, Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne başvurarak dava açtı. Davacı şirket, aracın ayıpsız yeni bir modelle değiştirilmesini talep etti. Bu mümkün değilse, aracın iade edilerek ödenen tutarın faiziyle geri verilmesini istedi.
Davalı şirket ise iddiaları reddetti. Araçta üretim hatası bulunmadığını, yalnızca rüzgar sesi dışında tüm şikayetlerin giderildiğini ve servis süresinin yasal sınır olan 30 iş gününü aşmadığını ileri sürdü.
Mahkeme: “Araçta gizli ayıplar var”
Yapılan yargılama sonucunda Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi, davacıyı haklı bularak aracın sıfırıyla değiştirilmesine karar verdi. Kararda, arızaların sık aralıklarla meydana geldiği, soğutma kompresörü ve birçok parçanın değiştiği, bu durumun da tüketicide araçla ilgili güveni sarstığı vurgulandı.
Mahkeme, şu ifadeye yer verdi:
“Yeni alınan ve yüksek maliyetli b
ir araçtaki bu onarım ve parça değişimleri, tüketici açısından kabul edilebilir değildir. Aracın hali hazırda üretiminin devam ediyor olması, misliyle değişimi mümkün kılmaktadır.”
İstinaf ve Yargıtay da kararı onadı
Davalı şirketin karara itirazı üzerine dosya Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi’ne taşındı. Burada yapılan incelemede de, araçtaki sorunların gizli ayıp niteliğinde olduğu belirtilerek ilk derece mahkemesinin kararı onandı.
Son olarak devreye giren Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, temyiz edilen kararı yerinde bularak nihai kararı verdi. Daire, sıfır kilometre alınan otomobildeki arızaların kullanıcı hatasından değil, üretim kaynaklı gizli ayıplardan oluştuğunu belirtti ve misliyle değişim hükmünü onadı.
Yargıtay’ın bu kararı, sıfır araç alımında ortaya çıkan üretim kaynaklı sorunlar karşısında tüketicinin haklarını koruyan emsal bir içtihat olarak değerlendiriliyor. Özellikle “makam aracı” olarak kullanılmak üzere alınan araçlarda, yüksek beklenti ve güvenin sağlanamaması durumunda gizli ayıpların göz ardı edilemeyeceği bu kararla birlikte bir kez daha vurgulanmış oldu.