Taçlandırmak…

Bugün Cumhuriyet 98.yılını idrak ediyor. Bu büyük bayramı ulusça, coşku içinde karşılıyor ve kutluyoruz. Aradan 98 yıl geçti. Bir asra yakın olan bu süreç içerisinde Cumhuriyeti, demokrasi ile taçlandırmak için gereken adımlar atıldı, gereken yol haritası çizildi. Zaman zaman Cumhuriyeti demokrasi ile taçlandırma girişimleri çağdaşlığa karşı gerici bir anlayış güden çevreler tarafından engellenmek istendi, yolu […]

Bugün Cumhuriyet 98.yılını idrak ediyor.

Bu büyük bayramı ulusça, coşku içinde karşılıyor ve kutluyoruz.

Aradan 98 yıl geçti.

Bir asra yakın olan bu süreç içerisinde Cumhuriyeti, demokrasi ile taçlandırmak için gereken adımlar atıldı, gereken yol haritası çizildi.

Zaman zaman Cumhuriyeti demokrasi ile taçlandırma girişimleri çağdaşlığa karşı gerici bir anlayış güden çevreler tarafından engellenmek istendi, yolu kesilmeye çalışıldı, ülkenin yeniden çağın gerisine götürülebilmesi için yol ve çareler aranmaya başlandı.

Genç Türkiye Cumhuriyeti, ulu önder gazi Mustafa Kemal Atatürk ve dava arkadaşlarının inandıkları yoldan, çağdaş uygarlık ilkesinden, Atatürk ilke ve devrimlerinden vazgeçilmesini engelleyecek olan bir neslin varlığı sayesinde geri düşünceliler ve çağdışı zihniyet hedeflerine ulaşamadı.

Aradan geçen 98 yıl içerisinde inişli çıkışlı yollarla karşılaşıldı.

Siyasi, kültürel ve ekonomik sıkıntılarla karşı karşıya kalındı.

Cumhuriyet ilkesi ve demokrasiye olan inanış sayesinde tümünün üstesinden gelinmiş ve karanlık fikirliler hüsrana uğratılmıştır.

Cumhuriyetin kazanımları büyük, güçlü ve sağlam temeller üzerine inşa edildiği için 98 yıllık süreç içerisinde Cumhuriyetin kazanımlarının zaman içinde elden çıkartılması yolunda atılmak istenen adımlara rağmen genç Türkiye Cumhuriyeti dimdik ayakta durma becerisini ve başarısını gösterdi.

Yine 98 yıllık süreç içerisinde ülkenin birlik ve bütünlüğünü bozmak, ayrımcılık yapmak, laiklik ilkesini ortadan kaldırmak, sosyal devlet ilkesini adım adım sonlandırmak suretiyle, ülkeyi çağın gerisine götürmek isteyen anlayışa rağmen dik duran ve bu gerici anlayışın başarılı olmaması için çaba gösteren Atatürk gençliği sayesinde karanlık fikirliler başarıya ulaşamamış ve aksine Atatürk ilke ve devrimleri güç kazanmak suretiyle Genç Türkiye cumhuriyetinin dünya durdukça daha çağdaş, daha aydın, daha demokratik bir ülke olarak varlığını sürdüreceğini kanıtlamış ve tüm dünyaya ilan etmiştir.

Kurtuluş mücadelesi veren Mustafa Kemal Atatürk ve dava arkadaşları 29 Ekim 1923 tarihinde Cumhuriyetin kuruluşunun ilan edilmesi ve böylece kurtuluş mücadelesi sonucu, çağdışı kalmış olan bir yönetim yerine, çağdaş bir yönetim modelini yaşama geçirmek için gerekeni yapmışlar ve bunda da başarıya ulaşmışlardır.

29 Ekim 1923 tarihinde Cumhuriyet ilan edilmiştir.

Cumhuriyetin demokrasi ile taçlanabilmesi için gereken hazırlıklar yapılmış ve gereken adımlar atılmak suretiyle bugünlere gelinmiştir.

Şu hususu hatırdan uzak tutmamak gerekir: Cumhuriyet demokrasi ile taçlandırıldığı takdirde daha çağdaş, daha aydın, daha uygar ve daha aydınlık bir Türkiye’ye sahip olunabilir.

İşte bu durumu gören ve bilen Atatürk ve dava arkadaşları, Cumhuriyetin yanında, demokrasinin de yer alması, tüm kurum ve kuralları ile uygulanabilmesi için yeterli alt yapıyı hazırlamışlar ve adım adım uygulamaya koyma yoluna gitmişlerdir. Öyle ki; ülkenin savaş ortamı, içinde olmasına rağmen, hâkimiyetin kayıtsız şartsız ulusta olduğu ilkesi doğrultusunda hareket edilmiş, parlamentonun gücü ve etkinliği ön planda tutulmuş asla tek adam olma yoluna gidilmemiştir.

Bu gerçeği hatırdan uzak tutmamak gerekliliğini Cumhuriyetin ilanının 98. yılında bir kez daha hatırlatmakta yarar görüyoruz.

Bizi bugünlere getiren ve çağdaş ülkeler arasında yer almamızı sağlayan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve dava arkadaşları ile tüm şehit ve gazilerimize minnet ve şükran duygularımızı iletirken Cumhuriyet bayramımızın 98. yılını da kutluyor ve nice 29 Ekimlere diyoruz…

nabiinal@hotmail.com

Exit mobile version