Taşımız var, betonumuz da… Hatta Asfaltımız da!

Eski kent için Vakıf İşhanı bağlamında ortaya çıkan işbirliği, kadim Antakya adına biriken yanlışların düzeltilmesi adına umut yaratırken, ‘yapılacaklar listesi’ de gündeme taşındı. Antakya’nın eski hali içinden akıp giden yaşamlara ev sahipliği yapan ahşap ve taş evlerin dar sokaklar etrafında sıralandığı yorgunluk için paylaşılan dizeler, “Antakya sokakları dar… Antakya sokakları bir kişilik… Sen giderken, ben […]

Eski kent için Vakıf İşhanı bağlamında ortaya çıkan işbirliği, kadim Antakya adına biriken yanlışların düzeltilmesi adına umut yaratırken, ‘yapılacaklar listesi’ de gündeme taşındı.

Antakya’nın eski hali içinden akıp giden yaşamlara ev sahipliği yapan ahşap ve taş evlerin dar sokaklar etrafında sıralandığı yorgunluk için paylaşılan dizeler, “Antakya sokakları dar… Antakya sokakları bir kişilik… Sen giderken, ben gelemem… Bir gönlümü bahar almış, bir gönlümü yaz… Antakya sokakları bir kişilik… Öte git biraz” olurken, aynı sokakların taşa, betona, asfalta teslim hali de dikkat çekiyor.
Belediyeler tarafından devam eden restorasyon çalışmaları ile ciddi aşama kaydedilen bu kapsamdaki sıkıntılar için daha makro bir planlama gerektiğine işaret eden bir turizm işletmecisi, şöyle konuştu:
“Hazır Ankara’nın da desteğinin alındığı bir çalışma rutini yakaladık, bence bunu kaybetmeyelim ve hız kesmeden de devam edelim. Çünkü yapılanlar güzel olsa da, yapılacaklar listesinde daha çok işimiz var. Ana caddelerden biraz içerilere girelim. Yıkılmanın eşiğinde onca hikâye, bir projeye muhtaç ama… Biz onlara, onlar bize bakıyor. Artık, ‘şu kısım senin, burası bana ait olsun’ durumunu bırakıp, bir an önce eski kentin genelini kapsayacak bir projelendirme ve planlama yapmalıyız.” Tamer Yazar

Exit mobile version