TOPLUMSAL UTANÇ ve COCUKLARI KORUYAMAMAK 

Yeter Artık!!!…Toplu tecavüze uğrayan ve intihar eden 11 yaşında bir çocuk ve sanıkların tahliye edildiği bir olay daha! Çocuklarını “yiyen” bir toplum yaratıldı! Onur ve akılla’ donatılmış bir türün-insan türünün- üyeleri olarak bizlerin, bizi diğer canlılardan ayıran , insan yapan varlıksal olanaklarımızdan oluşan insan (lık) onurumuza, bireysel haysitlerimize, akıl, etik bilincimize, insanlık erdemimize sistematik olarak […]

Yeter Artık!!!…Toplu tecavüze uğrayan ve intihar eden 11 yaşında bir çocuk ve sanıkların tahliye edildiği bir olay daha! Çocuklarını “yiyen” bir toplum yaratıldı! Onur ve akılla’ donatılmış bir türün-insan türünün- üyeleri olarak bizlerin, bizi diğer canlılardan ayıran , insan yapan varlıksal olanaklarımızdan oluşan insan (lık) onurumuza, bireysel haysitlerimize, akıl, etik bilincimize, insanlık erdemimize sistematik olarak saldırılıyor ve parçalanıyoruz! Bu yönetim ve anlayış, insanlık onuru açısından en büyük siyasal, kültürel, sosyal ve ahlaksal zulüm haline geldi. Ellerinizi ve sapkın, karanlık zihniyetlerinizi çocukların, kadınların bedenlerinden; dinsel dogmalarla gerekçelendirdiğiniz, hastalıklı, kışkırtılmış cinsel tahakkümünüzü ve sözlerinizi çocukların yaşamlarından; bedensel, zihinsel, ruhsal, moral her tür sömürücü yaklaşım ve dayatmalarınızı çocukların yaşamlarından, çocukların haklarından çekin! SORUYORUZ 1.Kadın Milli Voleybol Takımının başarısını hazmedemeyen, onları hedef gösteren, karanlık, gerici, cinsiyetçi, laiklik kraşıtı zihniyetler ( kadın düşmanı, kadınları varlıkları, bedenleri ve haklarıyla hedef alan “İlmi ve Fikri Araştırmalar Merkezi” Başkanı İhsan Şenocak, üniversiteleri fuhuş yuvası gören Ebubekir Sofuoğlu,Müdafa-i İslam Hareketi Başkanı Erdem Özveren ve) temsil ettikleri anlayış; sistematik ve çok yaygın olan bu çocuk tecavüzleri karşısında, neden susuyorlar? Neden, seslerini yükseltmiyorlar? Laik, çağdaş erdem, onur ve akıl değerlerine ,insansal olanaklara, yaşam alışkanlıklarına karşı bağıra bağıra yüksek sesle saldırırken , herkesi hedef gösterirken, çocuklara, kadınlara yaşatılan bu katliamlara, bu cinsel vahşete, bu kişi dokunulmazlığı ve yaşam hakkı ihlallerine neden sessiz kalıyorlar? 2.Hergün yeni bir çocuk istismarı , toplu tecavüzler, intihar haberlerinin gündem olduğu bu ülkede;“profesör” unvanlısı, “siyasetçi” unvanlısı, “tarikatçı” unvanlısı ile tek bir ağızdan; “12-16 yaş doğum için en uygun”, “15 yaşın iradesi var, evlenebilir” , “bir kereden bir şey olmaz”, “kız bebeklerin bezinden, annelerin dizinden tahrik olunabilir” vb. söylemleriyle, televizyonlar, yazılar, kitaplar, tarikatlar ve fetvalarla topluma dayatılan anlayışın vardığı nokta; artık ‘altı yaşındakiler’ de dahil, çocukların, sürekli bir “tecavüz ve istismar durumuna” mahkum etmek ve intihara sürüklemek! Yirmi yıldır iktidarın, ideolojik her aracıyla dayattığı; cinsiyet eşitliğini reddeden, kadın ile erkeği eşit görmeyen, siyasal İslamcı anlayış temelli kültür, töre, gelenek, namus kavramlaştırmasıyla oluşturulan, eril toplumsal cinsiyet kurgusunun bu sonuçları yarattığını biliyoruz! Bugün ülkede 2022 resmi rakamlarına göre,11 bin 250 küçük yaşta kız çocuğu evliliği var, Tüik 16 yaşı esas aldığı için ve bildirim yapılmadığı için resmi olmayan rakamlar çok daha fazla. Ülkede, evlendirme yaşı on yaşa inmiş durumda! Bu koşulları değiştirmek için siz siyasiler, neden derhal bu gündemle toplanmıyor, bir Meclis Araştırma Komisyonu kurmuyor ve etkili, kalıcı bir eylem planı, çocukları koruyacak iyi örgütlenmiş, birey merkezli, sosyal, ekonomik, eğitsel ve psikolojik unsurlarıyla bütünsel bir koruma oluşturmuyorsunuz! 3.Bu ülkenin hukuku ve hukukun işlev olarak gerçekleştirmeyi amaç edindiği değer olan adaleti sağlayacak yargı, adil , etkili caydırıcı kararlar almıyor? Neden suçlular serbest kalıyor, hükümlüler salıveriliyor? Toplumun her kesimi: – Çocukların fizyolojik, biyolojik, psikolojik sağlıklarını, varlıksal bütünlüklerini ortadan kaldıran, parçalayan bu tür girişimlere karşı çok daha güçlü bir karşı duruş sergilemeli! – Çocukların biyopsişik ve fiziksel olanakları ve yapısal özellikleri temelinde, özel bir hukuk kategorisi olarak düzenlenmiş, onların kişilik ve yapısal özelliklerini koruyan haklarının ve yasal güvencelerinin ortadan kaldırılmasına, çiğnenmesine asla izin vermemeli! – İnsan haklarının -çocuklar için gerektirdiklerinden türetilmiş olan – çocuk haklarının sürekli ve sistematik ihlalini oluşturan böylesi anlayışlar ve onların yansıması olan yasal düzenleme ( evlenme yaşının erkene alınması, çocuk tecavüzcüsünün evlenme halinde suçunun affedilmesi vs.) girişimlerine hayır demeli, – Anayasa, ilgili uluslararası çocuk hakları sözleşmeleri, Türk Ceza Kanunu, Çocukları Koruma Kanunu ve ilgili kanunlarda suç niteliği taşıyan böyle eylemleri ifşa etmeli ve takipçisi olmalı! – Anayasa değişikliği, medeni yasa değişikliği vb. girişimlerle kazanılmış hakların , laik düzenin ve hukuk güvenliğinin sağladığı hak öznesi konumlarımızın kaldırılmasına asla izin verilmemeli. Yoksa, bugün Hakkari’de, yarın başka yerde bu suçlar işlenmeye devam edecek! Toplumsal ve kişisel onur, insan değer anlayışı, akıl ve onur yetimiz ve ahlak bilincimiz ile birlikte, geleceğimizi ve çocuklarımızı kaybedeceğiz! #cocukistismarınasessizkalma

Exit mobile version