Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Türk Milletinin Hürriyet Sembolü 104 Yaşında

12 Mart 1921, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin simgesi haline gelen

12 Mart 1921, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin simgesi haline gelen İstiklal Marşı’nın Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) tarafından kabul edilmesinin tarihi. Mehmet Akif Ersoy’un “Kahraman Ordumuza” ithafıyla kaleme aldığı bu eser, sadece bir marş olmanın ötesine geçerek, Türk milletinin özgürlük ve bağımsızlık için verdiği mücadelenin sesi oldu.

İstiklal Marşı’nın Doğuşu: 1 Mart 1921’deki İlk Sunum

İstiklal Marşı, ilk kez 1 Mart 1921’de, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün başkanlığındaki TBMM’nin 1. Dönem 2. Yasama Yılı açılışında milletvekillerine takdim edildi. Türk milletinin bağımsızlık mücadelesini anlatan şiir, 12 Mart 1921’de yapılan TBMM oturumunda resmi olarak kabul edilerek Türk milletinin ortak marşı haline geldi.

Milli Marş Yazımı İçin Düzenlenen Yarışma

İstiklal Marşı’nın kabulü, bir yarışma sonucu gerçekleşti. TBMM, 1921’de “Milli Marş” yazılması için 500 lira ödüllü bir yarışma düzenledi. Dönemin Maarif Vekaleti tarafından organize edilen bu yarışmaya katılmak için Türkiye’nin dört bir yanından 724 şiir gönderildi. Ersoy, başlangıçta yarışmaya katılmayı reddetse de, Hamdullah Suphi’nin ısrarları üzerine Taceddin Dergahı’nda kaleme aldığı şiiriyle yarışmaya dahil oldu. Ersoy, marşın kabulü sonrası ödülünü kadın ve çocuklara mesleki eğitim veren Darül Mesai Vakfı’na bağışladı.

Besteleme Süreci ve Değişim

İstiklal Marşı’nın bestelenmesi için 1924 yılında bir ikinci yarışma düzenlendi. Bu yarışmaya 24 besteci katıldı. Seçici kurul, Ali Rıfat Çağatay’ın bestesini kabul etti ve 1930’a kadar bu melodi çalındı. Ancak 1930’da, dönemin Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Şefi Osman Zeki Üngör tarafından hazırlanan yeni bir beste, bugünkü İstiklal Marşı’nın melodisini oluşturdu. Bu beste, Edgar Manas’ın armonisiyle şekillendi ve bando düzenlemesini İhsan Servet Künçer yaptı.

Mehmet Akif Ersoy’un Duruşu

İstiklal Marşı’nın güftesini, Ersoy, eserini sadece Türk milletine ait olarak gördü ve “Safahat” adlı şiir kitabında yer almasını istemedi. Ersoy, marşın sadece bir edebi eser değil, milletin özgürlük mücadelesinin bir simgesi olarak kabul edilmesini savundu.

Türk Milleti İçin Sonsuz Değer

İstiklal Marşı, sadece bir marş olmanın ötesine geçerek, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin ifadesi, zaferinin simgesi haline geldi. Bugün de her 12 Mart’ta, coşkulu bir şekilde okunarak Türk milletinin özgürlük ve bağımsızlık için verdiği mücadelenin hatırlanması sağlanıyor.