Türkiye’yi bekleyen dört büyük tehlike

Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, Türkiye üzerinde büyük bir oyunun oynandığını ve bu oyunun merkez üssünün Hatay olduğunu belirterek “Gerçekten ülkemiz, içinde yaşadığımız ülke çok ağır bir krizden geçerken 4 ana saldırıyla karşı karşıya ve bu saldırıların koordinasyon merkezi aynı, stratejik akıl aynı merkez” dedi. Prof. Dr. Özdağ İskenderun’da düzenlediği basın toplantısında […]

Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, Türkiye üzerinde büyük bir oyunun oynandığını ve bu oyunun merkez üssünün Hatay olduğunu belirterek “Gerçekten ülkemiz, içinde yaşadığımız ülke çok ağır bir krizden geçerken 4 ana saldırıyla karşı karşıya ve bu saldırıların koordinasyon merkezi aynı, stratejik akıl aynı merkez” dedi.

Prof. Dr. Özdağ İskenderun’da düzenlediği basın toplantısında Türkiye için öncelikli tehdidin Kuzey Irakta ve Suriye’nin kuzeyinde PKK ile YPG’nin Türk Silahlı Kuvvetlerine yapmış olduğu saldırıların geldiğini söyledi.

Özdağ şöyle devam etti:

Bu saldırılar, nicelik olamasa bile nitelik açısından 1991-92 döneminde PKK’nin sınırlarımızda gerçekleştirdiği ve stratejik denge döneminden stratejik saldırı dönemine geçme çabası olarak ifade ettikleri saldırılara benzemektedir. Saldırıların, istihbarat anlamında, teçhizat anlamında, yabancı servisler ve ordular tarafından desteklendiği de hiç tartışmaya kapalı bir husustur.

İkinci saldırı boyutunu, hükümetin yanlış politikalarından dolayı dirilmekte olan FETÖ saldırıları oluşturmaktadır. FETÖ, bir casusluk ve terör örgütüdür. FETÖ, Türkiye’yi bir iç savaşa sürükleyecek arayış içerisindedir. Bu arayışlarında yeni mevziler kazandığını biliyoruz bu da hükümetin hatalı fetöyle mücadele politikalarının bir sonucudur. FETÖ’nün içinde olduğu arayışlarla ilgili olarak Zafer Partisi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne uyarmaya ikaz etmeye devam edecektir.

Üçüncü saldırı kolunu ise IŞİD’in saldırıları oluşturmaktadır. IŞİD, şu anda Türkiye’de bir iç çatışma çıkartmak için aktif arayış içerisindedir. 2019’da Türkiye vilayeti programını açıklamıştır. Karargâhı artık Suriye’de değil Türkiye’dedir. Türk Emniyetinin yapmış olduğu en önemli ve sayıca çok operasyon, PKK operasyonları FETÖ operasyonları değil, IŞİD operasyonlarıdır. IŞİD ülkemizde sabotajlar, suikastlar, bombalı eylemler yapma arayışları içerisindedir. Sürekli emniyet operasyonlarıyla, MİT operasyonlarıyla bu girişimler durdurulmaktadır.

Erdoğan’ın en son yapmış olduğu açıklama, yaşasın cumhuriyet açıklaması, 1923’ten beri şeklinde. Sanıyoruz bu hilafet söylemlerinin arkasındaki yabancı servis kaynakları bilgisinin kendisine iletilmesinin bir neticesidir. Öyle ummak istiyoruz. Evet, bu dört saldırı aynı stratejik akıl tarafından şekillendiriliyor ve gerçekleştiriliyor. Bölgemiz büyük bir savaşın içinde ama daha büyük bir savaşa doğru hızla ilerliyor.

İşte, bütün bu gelişmelerin hemen kıyısında bulunan coğrafi olarak ve bu gelişmelerden en fazla etkilenen Hatay, bir yandan IŞİD’in eylem arayışlarının bir yandan da hilafet eylemcilerinin altyapı oluşturmaya çalıştığı bir şehrimiz. Örgütler ve arkasındakiler, Hatay’ın demografik depremle bozulan dokusunu istismar etme peşindeler.

Böyle bir ortamda Hatay’ın, İskenderun’un, Reyhanlı’nı Samandağ’ın, Kırıkhan’ın ve bütün ilçelerin güçlü, dirayetli belediye başkanlara, liderlere yerel liderlere ihtiyacı vardır. Bunun çok büyük bir öneminin olduğunu düşünüyoruz. İçinden geçtiğimiz dönemde, İskenderun belediye başkanının Hatay Büyükşehir Belediye başkanının, Reyhanlı’nın, Kırıkhan’ın belediye başkanının Hassa’nın belediye başkanının, Altınözü’nün belediye başkanını tek işi yolları temiz tutmak, çöpleri kaldırmak değildir ve olamaz. Şehrinin, ilçesinin doğal lideri, birleştirici lideri ve savunucusu olmak zorundadır. Bu sadece Valinin ve Kaymakamın işi değildir.

1990’lı yıllarda terörün yükseldiği bir dönemde ve İskenderun’un da hedef aldığı bir dönemde mesela İskenderun belediye başkanı yapmış 15 sene Mete Aslan Bey böyle bir işlev üstlenmişti. Bir belediye başkanı olmanın ötesinde bir liderlik, İskenderun’un liderliğini yapmıştır. Şimdi, siyasetin kenarında izliyor ancak hem Hatay’ın hem İskenderun’un hem diğer ilçelerin böyle bir liderliğe ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz. Hatay böyle bir dönemden geçiyor. Bizde Zafer Partisi olarak Hatay’da ve Hatay’ın diğer ilçelerinde, sadece çöpleri toplayacak yolları temizleyecek, altyapı çalışmalarını gerçekleştirecek bir anlayışla değil, topluma liderlik edecek ve toplumun haklarını savunacak adaylarla belediye seçimlerine gireceğiz. (Haber Merkezi)

 

Exit mobile version