Seçim sürecine girilmiştir.
İster baskın seçim, ister erken seçim, isterse zamanında yapılacak olan seçim için olsun, süreç başlamış bulunmaktadır.
Bu nedenle de seçimi kazanabilmek, sandıktan başarılı çıkabilmek için herkes elindeki kozu ortaya koymak ve oynamak suretiyle yol alma arayışındadır.
İleride altından kalkılamayacak olan sözler verilmekte, elinde güç olanlar ise, bu gücü kullanmak suretiyle seçim vaatleri yaparak sandıktan başarılı çıkmanın yollarını aramakta ve bu doğrultuda adımlar atmaktadır.
Oysaki bugün hesapsız kitapsız verilen sözler, yapılan seçim yatırımları ve bu yatırımlar doğrultusunda atılmak istenen adımlar, ilerde altından kalkılamayacak ağır bir yüküde beraberinde getirmektedir.
Bu nedenle ülke geleceği düşünülerek hareket edilmeli, sözler verilmeli ve buna görede adımlar atılmalıdır.
Eğer böyle hareket edilmez ise, bunun cezasını, ileriki zaman diliminde başta bu sözleri verenler, seçim yaptırımları için adımlar atanlar olmak üzere, herkes çekecek ve böylece oluşacak zararın onarılması ise uzun zaman dilimine yayılacaktır.
Elbette ki her aday ve o adayı destekleyenler, sandıktan başarılı çıkabilmek için bir takım sözler verecek, bir takım vaatlerde bulunacak ve bunun sonucu olarakta verilen sözlerin, yapılan vaatlerin getireceği yükte hesaplanmak suretiyle kendine göre bir yol haritası belirleyecektir.
Ama şu husus hatırdan uzak tutulmamalıdır.
Demokratik rejimlerde koltuklar gelip geçicicidir. Devlet ise kalıcıdır.
Bu nedenle gerçekleri görerek hareket etme, her aday için bir manevi zorunluluk ve yükümlülük olmalıdır.
Eğer adaylar bu anlayışla hareket ederler ve kendilerine bu doğrultuda bir yol çizerlerse, unutulmamalıdır ki ileriki günlerde, kazansalar da, kaybetseler de hayırla anılacak ve isimleri hiçbir zaman unutulmayacak.
Oysaki görünen bunun tamamen aksine bir yol izlendiğidir.
Gördüklerimize, duyduklarımıza inanamıyoruz.
Verilen vaatler, bir seçim yatırımı olarak görülse bile, ülkenin geleceğini ipotek altına sokmak yolunda önemli yükümlülükler getirir türdendir.
Seçim sürecine girildiği şu günlerde, gerçekleri görmenin ve ilerde ülkeye getireceği altından kalkılamayacak yükün ayırdına varmanın gerekliliğini hatırdan uzak tutmamak gerekir.
Yapılmak istenen seçim yaptırımları sonucu ülkenin büyük bir yük altına gireceği unutulmamalıdır.
Eğer sandıktan başarılı çıkabilmek için altından kalkılamayacak sözler vermek ve vaatlerde bulunmak suretiyle seçim kazanılacaksa, bunun ilerde ülkenin geleceği açsından getireceği yükü de gözden uzak tutmamak gerekir.
Seçim sürecine girildiği şu günlerde, bu gerçekleri bir kez daha hatırlatmak zorunda olduğumuzu görüyor ve bu nedenle de hatırlatıyoruz.
Eğer yazılanlar doğru okunur, söylenen sözleri kulak iyi duyar ve buna görede bir yol haritası çizilirse, ileriki zaman dilimi içinde ülkenin aydınlık günlere kavuşacağını unutmamak gerekir.
Aksine bir yol izlenir ve altından kalkılamayacak sözler söylenir ,seçim yaptırımlar yapılır ve bu doğrultuda vaatlerde bulunulursa, bunun zararını ileriki zaman içinde hep birlikte göreceğimizi bir kez daha hatırlatmak istiyoruz.
Bunun içinde adayların önce kendilerini değil, önce ülkelerini düşünmeleri gerekliliğini hatırdan uzak tutmamaları icap eder.
Eğer böyle hareket edilir ve buna görede seçim vaatlerinde bulunulursa, aydınlık günlerin ülkemizi yakın zamanda aydınlatacağı unutulmamalıdır.
Aksine bir yol izlendiği takdirde, karanlık bulutlar dahada koyulaşacak ve aydınlık günler daha da uzun bir zaman dilimi içinde ülkemizi aydınlatabilecektir.
Adayların bu gerçeği unutmadan konuşmaları, vaatlerde bulunmaları ve atacakları adımları da buna göre belirlemeleri gerekliliğini bir kez daha hatırlatıyor ve herkesi ülke geleceği açısından uzun uzun düşünmeye davet ediyoruz…
nabiinal@hotmail.com