Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçlamasıyla yargılandığı davada ikinci kez hakim karşısına çıktı. Duruşmada yaptığı uzun savunmayla dikkat çeken Özdağ, suçlamaların asılsız olduğunu savunarak beraatini talep etti.
Ümit Özdağ’dan dikkat çeken savunma
148 gündür tutuklu bulunan Ümit Özdağ, İstanbul’da ikinci kez hâkim karşısına çıktı. Hakkında, 21 Ocak 2025’te tutuklanmasına neden olan “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik” suçlamasıyla açılan davada karar duruşması görüldü. Savcılık, Özdağ’ın sosyal medya paylaşımlarıyla toplumsal olayları körüklediğini ileri sürdü. Özdağ ise yaptığı uzun ve detaylı savunmasında, iddiaları hukuki dayanaktan yoksun ve siyasi içerikli olarak nitelendirdi.
Savcılık iddianamesi neye dayanıyor?
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Özdağ’ın kamuoyunu provoke ettiğini öne sürerek “zincirleme şekilde halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlamasıyla 7 yıl 10 aya kadar hapis istedi. Delil olarak ise büyük kısmı X platformunda yapılan paylaşımlar gösterildi. Ancak Özdağ, söz konusu paylaşımların çoğunun doğrudan kendisine ait olmadığını ve içeriklerin başka kişilerce üretildiğini ifade etti.
Özdağ’dan sert çıkış: “Bu bir hukuk cinayeti”
Ümit Özdağ, duruşmada yaptığı savunmada, Kayseri Emniyeti tarafından hazırlanan ve iddianameye dayanak gösterilen raporun imzasız, mühürsüz ve belirsiz olduğunu belirtti. “Böyle bir belge istihbarat raporu bile olamaz,” diyen Özdağ, suçlamaların tamamen siyasi amaç taşıdığını savundu.
“Suç sayılan X’lerin çoğu, ya başkalarına ait ya da zaman açısından olaylarla ilişkisiz. Eğer bu X’ler suçsa, neden şimdiye kadar dava açılmadı?” diye soran Özdağ, savcılığın tarafsızlık ilkesinden uzaklaştığını dile getirdi.
Sosyal medya paylaşımları suç mu?
Savcılık makamı, Özdağ’ın özellikle 2020-2024 yılları arasında yaptığı bazı paylaşımların toplumda infiale yol açtığını ileri sürdü. Ancak Özdağ, bu içeriklerin kamuoyunu bilgilendirme ve siyasi eleştiri amacı taşıdığını, herhangi bir şiddet çağrısı veya nefret söylemi barındırmadığını belirtti.
Paylaşımlardan bazılarının Kayseri olaylarından yıllar önce yapıldığı ve yargı kararıyla suç unsuru taşımadığı ortaya kondu. Özdağ, “Savcı, olmayan bir bağlantıyı kurmaya çalışıyor. Bu bir hukuk garabetidir” diyerek tepki gösterdi.
“Kin ölçer mi ürettiniz?”: Özdağ’dan savcılığa alaylı yanıt
Savcılığın iddianamede “kin ve düşmanlık oluşturdu” ifadelerini sıkça kullandığını hatırlatan Özdağ, “Bunu hangi ölçüm cihazıyla tespit ettiniz? Kin ölçer mi icat ettiniz?” sorusunu yöneltti. Özdağ, Anayasa ve Yargıtay kararlarına dayandırarak, herhangi bir somut şiddet tehlikesi oluşturmadığını, dolayısıyla suç unsuru oluşmadığını öne sürdü.
İktidar eleştirisi mi, suç unsuru mu?
Özdağ, savcılığın birçok paylaşımını “suç” olarak değil, hükümet eleştirisi olarak görmek gerektiğini” söyledi. İçişleri Bakanlığı, Göç İdaresi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik açıklamalarında “devlet politikalarına yönelik demokratik eleştiri” yaptığını vurguladı. Özdağ, “Bu ülkede iktidarı eleştirmek suç olmuşsa, hukuk devletinden söz edilemez” dedi.
“Paylaşımlarımın hiçbiri Kayseri ile ilgili değil”
Kayseri’de çıkan olaylar ile sosyal medya paylaşımları arasında hiçbir nedensellik bağı bulunmadığını söyleyen Özdağ, 27 paylaşımın yalnızca ikisinin olaylardan sonra yapıldığını belirtti. “Eğer bu paylaşımlar olayları tahrik ettiyse, neden Hatay’da, Urfa’da, Kilis’te benzer olaylar olmadı?” diyerek iddiaların temelsizliğini vurguladı.
“Beraat, yargı bağımsızlığına umut olur”
Duruşma sonunda mahkemeye seslenen Özdağ, siyasi görüşlerinden ötürü yargılandığını ve bu davanın hukukla değil, siyasetle ilgili olduğunu ifade etti. Hâkime yönelik “Bugün vereceğiniz beraat kararı, bu ülkede hâlâ adalet duygusunun yaşadığına dair bir umut olur,” sözleriyle çağrı yaptı.