Uyuşturucu ve boğulma olaylarına karşı halk bilinçlendirildi

Samandağ CHP Gençlik Kollarından anlamlı çalışma Samandağ CHP Gençlik Kolları, Samandağ Emniyet Müdürlüğü’nün katkılarıyla ilçe genelinde uyuşturucu ve boğulma olaylarıyla ilgili broşür dağıttı, halkın bilinçlenmesini sağladı. Samandağ CHP Gençlik Kolları Başkanı Burak Kimyonşan, ilçe genelinde polisin de desteğiyle dağıttıkları broşürlerin vatandaşın beğenisiyle karşılaştığını ve bu konuda tebrik aldıklarını bildirdi. Dağıtılan broşürlerde uyuşturucu madde ile ilgili […]

Samandağ CHP Gençlik Kollarından anlamlı çalışma

Samandağ CHP Gençlik Kolları, Samandağ Emniyet Müdürlüğü’nün katkılarıyla ilçe genelinde uyuşturucu ve boğulma olaylarıyla ilgili broşür dağıttı, halkın bilinçlenmesini sağladı. Samandağ CHP Gençlik Kolları Başkanı Burak Kimyonşan, ilçe genelinde polisin de desteğiyle dağıttıkları broşürlerin vatandaşın beğenisiyle karşılaştığını ve bu konuda tebrik aldıklarını bildirdi.
Dağıtılan broşürlerde uyuşturucu madde ile ilgili broşürlerde şunlara yer verildi: “Madde bağımlılığı, vücudun işlevlerini olumsuz yönde etkileyen maddelerin kullanılması, bundan dolayı zarar görüldüğü hâlde bu maddelerin kullanımının bırakılamamasıdır. Bağımlı, madde kullanımına ara verdiğinde yoksunluk belirtileri yaşar. Zamanla madde kullanım sıklığını ve dozunu artırır.
Sıralananlardan sadece 3’ünün 12 aylık bir süre içerisinde görüldüğü kişi bağımlıdır: Kullanılan madde miktarının sorunlara rağmen giderek artırılması. Bırakma çabalarının boşa çıkması. Maddeyi sağlamak, kullanmak veya bırakmak için çok fazla zaman harcanması. Sosyal, mesleki ve kişisel etkinliklerin azaltılması veya bırakılması.
Bağımlı; aile ve çevreden kopar yalnızlaşır …
Uyuşturucu olarak kullanılan maddelerin kimyasal yapıları birbirinden farklıdır. Kullanıldıklarında merkezi sinir sisteminin farklı bölümlerini etkileyerek fiziksel ve psikolojik tahribata yol açarlar. Uyuşturucu maddelerin hiçbir güvenli kullanım şekli yoktur. Kullanan herkes için bağımlı olma riski eşittir. Hücrelerimiz vücuda giren her maddeyi tanır ve bir daha unutmamak üzere hafızasına alır. Hücresel öğrenme süreci denen bu durum herkes için geçerlidir. Aklı ve iradeyi işlemez hale getirir. Kişiyi normal yaşam ve davranışlarından uzaklaştırır. Bulantı, kusma, karın ağrıları, kabızlık, ishal, mide ve bağırsak spazmlarına/kanamalarına sebep olur. Tüm iç organların zarar görmesine ve buna eşlik eden bir dizi hastalığa neden olur. Zehirlenmelere ve bu yolla gelen ölümlere sebep olur. Uyuşturucular, bireyin çevreye uyum yeteneğini azaltır. Bağımlı giderek aileden ve çevresinden kopararak, yalnızlaşır. Çoğu zaman bu tabloya ağır bunalımlar eşlik eder.
En iyi korunma hiç başlamamak …
Madde kullanan ve tedavi olmak isteyen, bu konudaki problemlerine çözüm arayan kişi ve yakınları hastanelere bağlı Alkol ve Madde Bağımlılığı Tedavi Merkezleri (AMATEM) ile psikiyatri kliniklerine başvurarak tedavi olabilirler. Hasta ve doktor işbirliğiyle yürütülen tedavi, 2-6 hafta arasında hastanede yatarak arındırma ve bir yıl süre ile psiko-sosyal tedavi şeklinde gerçekleşmektedir. En iyi korunma yolu hiç başlamamaktır.
Maddeden kurtuluş mümkün: Bağımlılık düzelebilir ancak tam olarak iyileşmenin gerçekleşmesi için ciddi bir çaba ve zaman gerekmektedir. Kişinin tedavi olmayı istemesi ve kendini hazır hissetmesi en önemli aşamadır. Bu süreçte doğru iletişim ve bağımlının yaşadıklarını yakınlarıyla paylaşması önemlidir. Bağımlılık tedavisi kişiye, kullanılan maddenin cinsine ve kullanım süresine göre değişiklik gösterir. Maddeyi kişinin tek başına bırakması neredeyse imkânsızdır, muhakkak uzman yardımı alınmalıdır.
Psikolojik sorunları olan ya da herhangi bir madde bağımlılığı bulunan ebeveynin çocukları daha büyük risk altındadırlar. Ebeveyn-çocuk arasında bağlanma ve ilgi eksikliği (özellikle ‘Baba’ rolünün ev ortamında eksikliği). Sınıfta aşırı utangaçlık ya da şiddet içeren davranışlar. Okul başarısında düşüş.
Toplumda bağımlılık yapıcı maddelerin kullanılmasını ve yayılmasını önleme çalışmaları, bu maddelerin yarattığı bireysel ve toplumsal sorunları en aza indirmek ve toplumda sağlıklı davranışların gelişmesini sağlamak amacıyla yapılmaktadır. Bağımlılık, geliştikten sonra tedavisi oldukça güç olan bir hastalıktır. Uygulanan uzun süreli tedavilerin maliyeti çok yüksektir. İyileştikten sonra gerekli sosyo-psikolojik tedbirler alınmazsa, bağımlılığın yineleme oranı çok yüksektir. Madde kullanımının insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkisi nedeniyle ülkenin sağlık harcamaları artmaktadır. Her türlü önleme programı maliyetinin, tedavi maliyetinden daha düşük olduğu gözlenmiştir.” -Mehmet ÖZGÜN-

Exit mobile version