İyi günler sevgili okuyucu.
Kent merkezinde trafiğe kapalı Saray Caddesi içinde yer alan ve konumu itibariyle büyük önem arz eden Vakıflar İş Hanı binasının akıbeti ve bu alanda ele alınacak yeni perspektif hepimizin merak konusu. Kamuoyunda eksik bilgilerle tartışılan bu alan, kanaat önderlerinin “meydan düzenlemesi yapılsın” önerileriyle, Hatay Büyükşehir Belediyesi ile Vakıflar İl Müdürlüğü’nün arasında sıkışmış görünüyor.
Konuyu tarafsız bir gözle analiz ettiğimizde, bu alan içinde Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nün zaman zaman haksız eleştirilere maruz kaldığını da öğrenmiş bulunuyoruz. Bu binanın, bu şekliyle şuan sürüncemede kalmasının baş sorumlusu olarak, binanın hak ve hukukunu elinde bulunduran Vakıflar Bölge Müdürlüğü olmadığı, gelinen aşamada artık en az Vakıflar Müdürlüğü kadar Hatay Büyükşehir Belediyesi’ndeki kararsızlık ve belirsizliğin de etken olduğunu belirtmek gerekiyor.
İş hanı önceden içimize sinmese de, aktif bir şekilde kullanılıyor ve kentin bu alanında, bu yapı bir alışkanlığımız olarak duruyordu. Unutmamamız gereken en önemli unsur, bu yerin Vakıflar Bölge Müdürlüğü’ne vakfedilmiş olduğudur ve Vakıflar Bölge Müdürlüğü de buradan elde ettiği gelir ile önemli işler, projeler hayata geçirmektedir. Depreme dayanıklı olmadığı gerekçesiyle yıkımına karar verilen bu iş hanının Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nce örnek bir proje eşliğinde yeniden iş hanı olarak düşünülmesi, planlanması gayet doğaldır. Vakıfların asli işi budur. Lakin yerinde ve zamanında, bu alan için ‘Yeşil alan olsun, toplum yararına ortak alan olarak kullanılsın’ fikri altın değerinde bir fikirdir. Bu fikre ve düşünceye, kentimizi güzelleştirmek isteyen kimse karşı çıkmaz, destekler. Bildiğim kadarıyla, kuralına uygun olmak kaydıyla, Vakıflar Bölge Müdürlüğü de bu alanın yeşil alan olması yönünde bir muhalefet koymuş durumda değil.
Ancak, bu alanın yeşil alan olması için Hatay Büyük Şehir Belediyesi’nin ya da bence Hatay Valiliği’nin devreye girerek, söz konusu gayrimenkulü Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nden satın alması gerekmektedir. Söz konusu alan bütçeyi zorlayacak kadar pahalı olduğundan, ikinci bir yol da bu alanı alıp, bu alana eş değerde belediyenin başka taşınmazlarını ya da parselini, arsasını vakıflarla takas etmektir.
Hatay Büyükşehir Belediyesi, seçimlerden önce çok doğru bir karar alarak, söz konusu alan içinde imar değişikliği yaparak bu bölgeyi yeşil alan ilan etti. Bu karar muhalefetin de desteğiyle alındı ki, çok doğru bir karar oldu. İçimize su serpildi. Hal böyle olunca, Vakıflar’ın projesi durduruldu ve bir belirsizlik hasıl oldu. Seçim sonrası çözüme kavuşması beklenen bu konuda belediyenin ivedi şekilde karar alıp, söz konusu yer için Vakıflar Bölge Müdürlüğü’ne hak edişini vermeli ve konu kapanmalıdır. Ama korkarız ki, bu haliyle konu kronik bir çözümsüzlük olarak kilitlenme riski taşıyor.
Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş ve Meclis üyeleri bu konuda çok iyi niyetli. Hatay Vakıflar Bölge Müdürlüğü de çok iyi niyetli. Yani kötü niyetli kimse yok. Ama teknik sorunlar, bürokrasi, maddi imkanlar, para vb gibi can sıkıcı belirsizlikler var. Sorun, Hatay Büyükşehir Belediyesi ve Vakıflar Bölge Müdürlüğü yetkililerinin aynı masa etrafında bir araya gelmesiyle büyük oranda çözeme kavuşacaktır.
Tam da bu aşamada, bu yerin kamusal alan olmasını isteyen, arzu eden bizler daha dikkatli olmalı, burada günahı olmayan kurum ve bürokratları, seçilmişleri eleştirmemeliyiz. Konunun çözümünde ortak akıl ve irade ortaya koymalıyız.
Bu alanın kentimiz için örnek bir yeşil alana dönmesi konusunda güçlü Başkan Doç. Dr. Lütfü Savaş’ın kararlılığı kadar, merkezi hükümetin, iktidar milletvekillerinin ve kuşkusuz ki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katkısı ve desteği lazım. AKP’li meclis üyeleri, partilerine ve merkezi hükümete bu konu için baskı yapmalı ve Başkan Lütfü Savaş bu konuda desteklenmelidir.
İyi çalışmalar.