Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

“Yenidoğan Çetesi” Davasında 30. Duruşma

İstanbul’da bebeklerin yaşamı üzerinden haksız kazanç elde ettikleri iddiasıyla yargılanan

İstanbul’da bebeklerin yaşamı üzerinden haksız kazanç elde ettikleri iddiasıyla yargılanan 57 sanığın davasında 30. duruşma yapıldı. Aralarında doktorların da bulunduğu çete, özel hastanelerin yenidoğan ünitelerinde bebeklerin ölümüne yol açmakla suçlanıyor.

İstanbul’da skandallarla gündeme gelen “yenidoğan çetesi” davasında 30. duruşma Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda yapıldı. Duruşmaya, kamuoyunun yakından tanıdığı sanıklardan Dr. Fırat Sarı ile birlikte 15 tutuklu sanık fiziki olarak katılırken, bazı sanıklar SEGBİS sistemi aracılığıyla savunma yaptı.

Duruşma salonunda geniş güvenlik önlemleri alınırken, çok sayıda polis ekibi de salonda görev yaptı. Medyanın yoğun ilgi gösterdiği duruşmada, sanık avukatlarının savunmalarının alınmasına devam edildi.

“Suç örgütünün iç yüzü” iddianamede tüm ayrıntılarıyla anlatıldı

Toplam 1399 sayfalık iddianame ile yürütülen davada, örgütün lideri olduğu öne sürülen Dr. Fırat Sarı ve yöneticilerinden Dr. İlker Gönen ile birlikte, 112 Acil Çağrı Merkezi ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir’in sevk ve yönetimi üstlendikleri belirtiliyor.

İddianamede, örgütün amacı, kamu sistemini devre dışı bırakıp yenidoğan yoğun bakım ünitelerini özel hastanelerde doldurarak Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan (SGK) yüksek meblağlarda ödeme almak olarak açıklanıyor.

“Bebekler kâr için seçilen hastanelere yönlendirildi”

Savcılık, örgütün etik dışı yöntemlerle hasta bebekleri, sağlık açısından uygun olmayan ancak ticari olarak avantajlı görülen hastanelere yönlendirdiğini ifade ediyor. Bebeklerin sağlık durumlarının olduğundan ağır gösterildiği ve bu şekilde hem SGK’den yüksek ücret tahsil edildiği, hem de bazı hasta yakınlarından fazla para alındığına dikkat çekiliyor.

Bu süreçte bazı bebeklerin hayatını kaybettiği, ölümlerde ihmalin payının büyük olduğu ileri sürülüyor. Bu uygulamalardan elde edilen gelirlerin ise örgüt üyesi sağlık çalışanları arasında paylaştırıldığı belirtiliyor.

“Ceza talepleri yüzlerce yılı buluyor”

İddianamede, başta Fırat Sarı ve İlker Gönen olmak üzere, sanıklar hakkında ciddi suçlamalar yer alıyor. Özellikle 10 bebeğin ölümü sebebiyle, “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “nitelikli dolandırıcılık” ve “resmi belgede sahtecilik” suçlarından 582 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

Sanıklardan Gıyasettin Mert Özdemir için ise, farklı suçlardan toplam 589 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor. 8’i kadın olmak üzere toplam 44 sanık için de benzer şekilde yüksek cezalar gündemde.

“Skandalın ardından bazı hastanelerin ruhsatı iptal edildi”

Soruşturma kapsamında İstanbul’da faaliyet gösteren 9 özel hastane ile Tekirdağ Çorlu’da bulunan 1 hastanenin ruhsatı iptal edildi. Bu hastanelerde tedavi gören bebekler ve hastalar, kamu hastanelerine sevk edildi. Olayın yankıları sürerken, çeteye karşı yürütülen soruşturmayı yürüten savcı Yavuz Engin’i tehdit eden kişiler de tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Sanıklardan Dr. İlker Gönen, Antalya’da tutuklu bulunduğu cezaevinde 1 Şubat tarihinde intihar etti. Bu gelişme, dava sürecine damga vuran olaylardan biri olarak kayıtlara geçti. Mahkeme ayrıca, savcıyı tehdit eden sanıklardan Mustafa Kemal Zengin’in dosyasını ana dosyadan ayırdı ve toplam sanık sayısı 57 olarak güncellendi