Yıkılana, yok olana inat…

Ayağa kalkanlar da var… Girişimcilerin ayağa kaldırdığı eski evlerin taş bedenleri üzerinde yükselen isim tabelaları, artan kafelerin, restoranların ya da benzer işletmelerin canlandırdığı yeni Antakya’yı işaret ediyor. Suriye krizi, artan mülteci sayısı, bölgesel krizler ve ülke şartları derken, beklentilerini her geçen sene azar azar rafa kaldıran kentlerin başında gelen Antakya, ‘dünya kenti’ ünvanına ve ‘marka’ […]

Ayağa kalkanlar da var…

Girişimcilerin ayağa kaldırdığı eski evlerin taş bedenleri üzerinde yükselen isim tabelaları, artan kafelerin, restoranların ya da benzer işletmelerin canlandırdığı yeni Antakya’yı işaret ediyor.

Suriye krizi, artan mülteci sayısı, bölgesel krizler ve ülke şartları derken, beklentilerini her geçen sene azar azar rafa kaldıran kentlerin başında gelen Antakya, ‘dünya kenti’ ünvanına ve ‘marka’ değerine rağmen ayakta kalmaya zorlanan yapısını hayatta tutmaya çalışıyor. Konuya ilişkin konuşan yatırım sahiplerinin yerel idarelerden istediği ise oldukça net…
“Bu evler ciddi yatırım alıyor. İnsanlar bir umut, para harcıyor ve eski kentin bu yakasında ciddi bir değişim, hem de çok uzun zamandır yaşanıyor. Ama bu sokaklar çok kirli ve bakımsız. Bazı evlerin sahipsizliği ise güvenlik sorunu yaratıyor. İşletmeler bu kente yatırım yapıyor yapmasına da, bu yeterli değil. Resmi kurumlar da bu girişime destek vermeli. Aksi halde tek yanlı gitmez bu iş.”
Tamer Yazar

Exit mobile version