Allah’ın verdiği nimetlere baktığımızda, şunların muhtaç olana pay verilecek infaklar /bireysel yardımlar olduğunu sayabiliriz: para, eğitim desteği, bilgi aktarmak, organ bağışı, manevi destek, moral vermek, güler yüz ile yaklaşmak, gönül almak, ziyaret etmek, hatır sormak, hediye vermek, hak edilen övgüyü yapmak, bir iyiliğin karşılığını vermek, hak edene dua etmek vs
İsra-28. Eğer Rabbinin rızasını gözeterek akra¬balara, muhtaçlara ve yolda kalmışlara, elinde yardım edeceği¬n bir imkânın yoksa, hiç olmazsa onlara hoş bir söz söyle veya kolaylık sağla.
En uygun İnfak zamanının Kurban Bayramı ve Ramazan ayı olduğunu düşünüyorum. Böylece de Kurban Bayramı, “Muhtaçların Bayramı” na dönüştürülmüş olur.
İnfakın en önemli kriterlerinden biri ve ilki, ibad etme yöntemlerinden biri olarak bu muhkem /değişmez kuralı, sadece Allah’ın rızasını gözeterek yapmaktır
Bakara-254. Ey iman edenler! Ne paşalığın, ne torpil ve kayırmacılığın ve ne de şefaatin olmadığı kıyamet /hesap günü gelmeden önce, size verdiklerimizden siz de ihtiyacı olanlara yardım /infak olarak ve sadece Allah rızasını gözeterek verin. Bu uygulamaya uymayanlar ve inkâr ederek küfre sapmış olanlar, artık zalimlerden olmuşlardır.
Birçok ayet ile infakın uygulanmasına, önemli bir muhkem /değişmez ana kural olarak değinilmiş ve bu amaçla verilenin fazlasıyla karşılanacağı vurgulanmıştır
Sebe-39. Ya Muhammed! De ki: “Rabbim, kullarından puan durumu nedeniyle uygun bulduğuna /takdir ettiğine, takdir ettiğin şekilde rızkı bol verir veya kısarsın. Buna karşılık siz de, Rabbin verdiği imkânlarından, O’nun rızası için, yarattıklarına herhan¬gi bir katkıda /infakta (para, bilgi, moral desteği vs ile) /yardımda bulunursanız, Allah onun yerine fazlasıyla koyar. Çünkü Allah, rızk verenlerin en hayırlısıdır”.
Çünkü Hadid-11. ayet ile Allah, infakı kendisine verilmiş bir borç /alacak olarak değerlendirdiğini ve kişinin bu alacağını mutlaka ödeyeceğini açıklamıştır.
Hadid-11. Kim ki Allah’ın rızasını hedefleyerek muhtaçlara (insan, hayvan, bitki veya doğaya) yardım eder ve ihtiyaçlarını giderirse, Allah’tan alacaklı duruma gelmiş demektir ve Allah da mutlaka en güzel şekilde borcunu öder ve böylelerine ayrıca bereketli /mutluluk verici ödülleri de olacaktır.
İşte Allah’ın infak girişimini bir alacak olarak göreceğini ve fazlası ile ödüllendireceğini bildirmesi ifadelerinde, bu fazlalılığın ne kadar olacağı bilgisi Bakara-261. ayette 700’e kadar olacağı belirtilmiştir ki bu karşılık, infakın ne kadar önemli olduğunu vurgulamaktadır
Bakara-261. Ey insanlar! Şunu bilin ki, servetlerinden sadece Allah’ın rızasını hedefleyerek muhtaçlara yardım edip bir ihtiyaçlarını giderenlerin /infak edenlerin örneği, her birin¬den yedi başak ve her başakta 100 tane olacak şekilde çoğalan bir buğday tohumuna benzer. İşte Allah, hak edene ve puan durumuna göre uygun bulduğuna, ödülünü böyle katlayarak verir. Çünkü Allah, cömerttir /Vasi’ ve her şeyi en iyi bilendir /’Aliym’dir.
Kur’an bilgisi ve dolayısıyla da infak konusunu bilmeyenlerin sorup durdukları soru, gerek zekât ve gerekse infak miktarı ile ilgili olmaktadır. Devlet yapısı olan toplumların artık bütün kanunlarında vergi oranları belirlenmiş olduğuna göre, zekât dediğimizin ilk anlamı olan vergi ile soru zaten cevaplanmış olmaktadır. İnfak miktarına gelince, bu miktarın, kişiyi zora sokmayacak ve ihtiyacının fazlası olması gerektiği belirtilmiştir
Bakara-195. Bu arada Allah’ın verdiği imkânlardan bağışlayabilecek kadarını, içtenlikle sadece Allah rızası için ve ihtiyacı olanlarla paylaşın /infak edin ve cimrilik ederek veya israf ederek, kendi kendinizi de sıkıntıya sokmayın. Salih ameller gerçekleştirin. Çünkü Allah, muhsinleri /olumlu ameller gerçekleştirenleri sever.
Ayetten de anlaşıldığı gibi, infakı uygularken cimri davranılmaması da belirtilerek, sıratan-müstakiym /orta düzeyde, diğer bir ifade ile ifrat ve tefrite kaçılmaması üzerinde durulması gerektiğine değinilmektedir. Aynı vurgu, İsra-29. ayette de yapılmıştır.
İsra-29. Bu arada, ne tümüyle cimrilik yapın, ne de tümüyle savurgan olun, yoksa pişman olur ve üzülürsünüz.
İnfak şeklindeki bu ibad etme /kulluğu ifade etme şeklinin kabul edilmesi ve fazlasıyla karşılığının verilmesi için, verilenin mutlaka sevilen şeyden olması, hoşlanılmayacak özellikli kötü olandan olmaması ve helâl kazanımlı bir nimet olması şartı Bakara-267 ve Al-i İmran-92. ayetlerde açıkça belirtilmiştir.
Bakara-267. Ey iman edenler! İnfakınız /muhtaçlara yapacağınız yardımlarınız, kazandıklarınızın ve sizin için yerden çıkardığımız ürünlerinizden ve kendinizin kullanabileceği helâl olanlarından olsun. Size verilse, hoşlanmayacağınız kadar kötü olan mallarınızı, yardım olarak vermeye kalkmayın. Bilin ki Allah, gönlü bol olan ve övgüye en çok layık olandır.
Al-i İmran-92. Ey insanlar! Şunu da bilin ki, iman etmiş olsanız bile sevdiğiniz /elde ettiğiniz/ sizde bulunan imkânlarınızdan, Allah rızasını gözetmek üzere muhtaçlara pay ayırmazsanız /infakı uygulamazsanız gerçek bir mutluluğa ulaşamazsınız. Ve bilin ki, içten¬likle infak edeceğiniz her şeyi Allah, mutlaka bilir.
Allah’a ibad etmelerden /kulluğu ifade etmelerden biri olan infakın nasıl ve hangi kurallara uyularak yapılması gerektiğine ilişkin en ayrıntılı açıklamalar Bakara-271. ayette verilmektedir. Ayetten de anlaşılacağı üzere, infak yardımı yapılan kişi açıklanmayacak, gösterişe kaçılmayacak, Allah’ın rızası için değil de riya dediğimiz başkası takdir etsin diye yapılmayacaktır. Ancak infakı teşvik amacıyla sadece infak edildiği ve kim tarafında yapıldığı açıklanabilecektir
Bakara-271. Eğer yaptığınız sosyal yardımlarınızı, yardım yapılanın ismini açıklamadan, ne amaçla yaptığınızı gösterişe ve riyaya sapmadan, ancak başkaları da sizi örnek alsınlar diye sadece ne olduğunu açıklarsanız ne güzel. Çünkü yardımlarınızı karşınızdakini mahçup etmeden, kimliğini gizleyerek verirseniz böylesi daha hayırlıdır ve bu davranışınız sizin bazı günahlarınızı siler. Şüpheniz de olmasın ki Allah, her yaptığınızdan haberdardır.
Muhtaç olduğu anlaşılan bir başkasının bu ihtiyacını gidermek demek olan İnfakta öncelik, muhtaç iseler anne-baba ve yakın akraba olmakta, sonra yetimler, yoksullar ve yolda kalmışlar gelmektedir.
Bakara-215. Ey Peygamber! Sana, infak olarak sosyal yardımların kimlere ve nasıl yapılması gerektiğini soruyorlar. De ki: “Sosyal yardımlarınızı bir hayır olarak, ihtiyacı varsa ana-babaya, diğer muhtaç akrabalara, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışlara yapmalısınız”. Şüpheniz olmasın ki işlediğiniz her olumluluğu, Allah mutlaka bilir ve karşılığını verir.
Salgınsız ve özgür günler dileklerimle.
NOT- NÖVAK Vakfımızın kitaplarının gelirleri
ile Eskişehir Tıp Öğrencilerine burs veriyoruz. Özel günlerinizde kitaplardan alır veya hediye ederseniz bize destek olur ve öğrenci sayımız artar: “DİN VE BEYİN”, “SON DAVET KUR’AN Tercümesi”, “KUR’AN KADINI KORUYOR”, “OKU! Konularına göre Kur’an ayetleri”, “KUR’AN’IN KULU KÖLESİ MEVLANA”, “TEVRAT VE İNCİL’DE ÖNCEKİ İSLAM”, “KUR’AN VE SON İSLAM” ve “ALLAH İLE ANLAŞMAMIZ VAR”