Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Mehmet Karasu

“2023 Senin Yılın Olacak: Unutma!”

      Bugün 31 Aralık 2022. Yılın son günü. Yarın yeni bir yıla giriyoruz.

      2023 yılının öncelikle tüm ulusumuza sağlık, mutluluk ve güzellikler getirmesini diliyorum.

      Telafisiz kayıplar, derin acılar, büyük zorluklar yaşadık geçtiğimiz yıl.

      Acısıyla, tatlısıyla, iyisiyle, kötüsüyle, hüznüyle, mutluluğuyla koskoca bir yıl  (2022) geride kaldı. Ancak geride kalan yalnızca koskoca bir yıl değil elbette ki! Olumlu ya da olumsuz yaşadıklarımız da geride kaldı.

      Yeni yıllar, yeni umutları da beraberinde getirsin istiyoruz.

      Tüm ülke yeni yılı coşkuyla karşılardı. Bu büyük coşkuyu tüm dünyayla yaşamak mutlulukların en büyüğü olurdu. Nedense bu coşku gittikçe azalıyor.

      Yılbaşının en güzel yanı sevdiklerimizle güzel bir sofra etrafında güzel bir akşam geçirmektir. Hani derler ya, mutlu bir yılı evde, aile ve dostlarla geçirmenin keyfi bir başka.

      Diğer yıllarda olduğu gibi bu yıl da kutlamalara Diyanetin fetvası damgasını vurdu. Alman yapımı Mercedes kullanan  Diyanet İşleri Başkanımız Sayın Prof. Dr. Ali Erbaş, Yozgat’ta okuduğu cuma hutbesinde “yılbaşı eğlencelerinin kültürümüzde yeri olmadığını, uygulamalarının ise dinimizin emir ve yasaklarına aykırı olduğunu ifade etti.

      Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, cuma namazını bir takım programlara katılmak üzere gittiği Yozgat’ta bulunan Çapanoğlu Büyük Camisi’nde kıldırdı. Hutbeye çıkan Erbaş, okuduğu hutbede yılbaşı eğlencelerine değindi. Yılbaşı kutlamasının kültürümüzde yeri bulunmadığını belirten Erbaş, “Ahlaki değerlerin, örf ve adetlerin bozulmaya başladığı, kültürel yabancılaşmanın hızla arttığı bir dönemde yaşıyoruz. Bu kültürel yozlaşmalardan birisi de yılbaşı kutlamalarıdır.” İnsanların bir arada stres atmalarının kime ne zararı dokunabilir? İnsanlar yüzyıllardır bunu yapıyor.

      2022 yılında tüm dünya,  İran’da kadınların mollalara karşı  direnişini konuştu. Ahlak polisi tarafından gözaltına alınan ve hayatını kaybeden Mahsa Amani’nin ölümünden üç gün sonra İran’da protestolar başladı ve hala devam ediyor. Sosyal medyada  İranlı kadınların, mollalara karşı durdukları videolar her yerde gündem oldu.

      Başta ülkemiz, dünyanın birçok yerinde İranlı kadınlara destek yağdı, yağmaya da devam ediyor. Mücadele, elbette kadınları zaferiyle sonuçlanacaktır.

      25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde , kadın dernekleri şiddet verilerini açıkladı. Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu açıklamasında, “verilere göre geçen yıl (2021) öldürülen kadın sayısı 348 iken, bu yıl (2022) 11 Kasım’a kadar 327 kadın, erkekler tarafından katledildi.

       “Kadına yönelik şiddette  Türkiye,  OECD ülkeleri arasında maalesef zirvede. Türkiye’de kadınların yüzde 38’i şiddete maruz kalıyor.”

      Ya Afganistan’da Taliban zorbalığı altında ezilen kadınların durumu? Gerçekten yürek burkucu. Afganistanlı bir kadın aktivist, “Biz kadınlar artık özgür insanlar değiliz, evlerimizden dışarı çıkamayan, erkeklerimize hizmet edip çocuklarımızı büyütmek zorunda kalan köleleriz.” diye haykırıyor. Dünya, elbette bu sese kayıtsız kalmayacaktır. Yine, yılın son günlerinde Taliba’ın kararıyla Afganistan’da kadınlar artık, okula gidemeyecek, evi dışında bir işte çalışamayacak..

      Tarih boyunca kadınların gösterdiği onurlu duruş elbette bu zorbalığı da yenecektir.

      Bir zamanlar en geçerli yeni yıl armağanı kitaptı. Herkes birbirine kitap sunardı. Giderek unutulmaya yüz tutmaya başlamış bu alışkanlığı sürdürelim bence. Ve diyorum ki kitaptan daha değerli bir yeni yıl hediyesi yoktur. Arkadaşlarıma hediye etmek üzere onlarca kitap hazırladım.

       Günümüzde her konuda ne güzel kitaplar yayımlanıyor. Dilerim, Harry Potter, Yüzüklerin Efendisi dışında da bir edebiyatın, sinemanın varlığını anlar insanımız.

       Hatay, dünden bugüne onca güzel insan yetiştirdi. Bu insanların emeğiyle, bu kentin adı öne çıktı. Bu insanların sevdasıyla anlam kazandı bu dünya kenti. Cemil Meriç, Davud El-Antaki, Ali Yüce, Ayla Kutlu, Semir Aslanyürek, Fikret Reyhan, Prof. Dr. Mehmet Öztürk, Hamdi Alkan, Prof. Dr. Cemal Güzel… bu insanlardan birkaçı. Bu değerlerimizin yapıtlarıyla kucaklaşalım yen yılda.

       Barış, mutluluk ve beraberlik dolu yeni bir yıl için en içten selamlar gönderiyorum size sevgili okurlar.  Yeni yılınız kutlu ve mutlu olsun

       Paul ELUARD’ın bence hiçbir zaman güncelliğini yitirmeyecek “Aydınlık” adlı şiirini sizlerle paylaşarak yazımı bitiriyorum. Dileğim sevgili okurlarım arada bir bu şiiri okuyarak güne başlar.

AYDINLIK

” Hiç bir vakit tam karanlık değil gece,

Kendimde denemişim ben,

Kulak ver dinle,

Her acının sonunda ,

Açık bir pencere vardır,

Aydınlık bir pencere,

Hayal edilecek bir şey vardır,

Yerine getirilecek istek,

Doyurulacak açlık,

Cömert bir yürek,

Uzanmış açık bir el,

Canlı canlı bakan gözler vardır,

Bir yaşam vardır yaşam,

Bölüşülmeye hazır. “ Paul ELUARD

                       Sevgiyle, dostlukla.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

SON HABERLER