KISA BİR TEŞEKKÜR

Covid süreci başladığında, Antakya Gazetesi’nin, ücretsiz olarak talep edenlere online ortamda gazete gönderebileceğinin haberini gördüm. Hemen telefona sarıldım ve değerli abim Sinan Seyfittinoğlu ile görüştüm. “Bir abonelik yaptırmak isterim, çorbada tuzum olsun” dedim. Sinan Abi de, “gerek yok, ama istersen yazı gönderebilirsin” cevabını verdi. Yanlış hatırlamıyorsam, 3-4 yıl öncesinde de birkaç yazı göndermiştim, ama devamını getirememiştim. Ben de Sinan abi ile görüşmemde “haftaya 2 gün olmak şeklinde, yazı göndermeye çalışırım, takdir ettiklerinizi yayınlayabilirsiniz” dedim ve bu şekilde anlaştık kendileriyle.

Avukatlık mesleğimdeki yoğun tempo, tahmin edilir ki, ciddi bir vakit alıyor. İlk etapta, “haftada iki gün rahatlıkla içerik üretebilirim” diye düşündüm, ama bu noktada işini layığıyla yapma çabasında olan değerli gazetecilerimize bir kez daha büyük saygı duyar oldum. Haftada iki gün yazı hazırlamak bile ciddi bir vakit alıyor. Uzunca yıllardır, yüksek kalitede içerik çıkartan, başta yazdığım Antakya Gazetesi ve emekçileri olmak üzere, tüm gazetecileri ve emekçilere bir kez büyük saygı duyduğumu ifade etmek isterim. Gerçekten çok zor bir iş, gazetecilik, bana göre. Hayatının, gazeteciliğe adanmasını gerektirir bir iş. Şuraya kısa bir parantez açmak isterim ki, ben gazeteci değilim. Gazeteciyim dersem, gazetecilere haksızlık etmiş olurum. Ben, sadece düşüncelerini kaleme alan ve bunları paylaşan bir hukukçu olabilirim.

Tabii bu meslek nosyonları hakkında derin bilgimin olmaması, belki bu bir aylık süreçte çeşitli hatalara neden olmuş olabilir. Bundan ötürü anlayışınızı beklerim. Haftada iki gün kaleme aldığım yazılarda günlük siyaset konularına değinmemek kararındayım. Ülkemizde şahısları sıkça tartışıyor, ama kavramları, görüşleri pek tartışmıyoruz. Kaleme aldıklarım bu minvaldedir. Kırsal kalkınmayı tartışalım, gelir adaletsizliğini tartışalım, eğitim sistemimizi, çözüm önerilerini tartışalım dedim. Bu içeriği biraz daha özgün hale getirelim, yurtdışında yaşayan hemşerilerimizin görüşlerini aktaralım dedik. Röportaj bölümünü ilerleyen günlerde daha da zenginleştirip, şehrimizdeki insanlarla tarımı, kalkınmayı, turizmi ve birçok konuyu tartışmak niyetindeyim.

İçten bir teşekkürü, öncelikle değerli abim Sinan Seyfittinoğlu’na, ardından aileye ve Antakya Gazetesi Ailesine iletmek isterim. Gerçekten maddi manevi çok zor bir iş yürütülüyor. 53 yıllık aralıksız sürdürülen, 16450 sayı çıkartmış bir gazete, dile kolay.

Hiçbir fikrime kısıtlama uygulanmadı, kaleme aldığım yazılara hiçbir müdahalede bulunulmadı. Bunlar, pek rastlanılan örnekler değil. Bu tutum, buradaki insanların temel insan haklarını, basın özgürlüğü ilkelerini özümsediğini göstermektedir.

Bu vesileyle değerli okurlara da ayrıca teşekkür ederim. Geri bildirimlerinizi de [email protected] adresime iletmek isterseniz çok memnun olurum.