Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Yusuf Cemil Karaçay

Belirsizliğin İçinde 2 Yıl

Satırlarıma başlarken size Hatay’da hala 5 aydır elektriksiz kalan yerlerden bahsetsem ne dersiniz? Muhtemelen bu durum şehir dışında olanlar için inandırıcı gelmez.

Biz bu gerçeklerin ortasında duruyoruz.

 Evet,

Biz de 2 yılın sonunda bu tarz sorunlardan bahsetmek istemiyoruz ama aşamadık ki…

Depremin üzerinden tam 2 yıl geçti, ancak Hatay için durum hâlâ belirsizliğin gölgesinde. Eğer bu süreci özetleyecek tek bir kelime seçmemiz gerekirse, o kelime kesinlikle “belirsizlik” olurdu. 26 ay geçmesine rağmen, hâlâ belirsizlik denizinde oradan oraya savruluyoruz.

Konut, sağlık ve altyapı gibi temel yaşam alanlarında belirsizlik
Konut, sağlık, altyapı ve üst yapı gibi temel yaşam alanları tamamen belirsizlik içerisinde. Bir taraftan iyiniyetle bazı şeyler yapılmaya çalışılıyor, ancak yapılanların ya da yapılacakların doğru bir şekilde ifade edilememesi, bu belirsizliği daha da derinleştiriyor. Her gün konut krizi ve rezerv alanlarda yaşanan mağduriyetlere yenileri ekleniyor. Ne mülk sahibi vatandaşlar ne de bölgeye gelen yetkililer, olayların ne olduğunu tam olarak biliyor. Bir şeyler yapılmaya çalışılsa da kimsenin net bir şey bilmediği bir ortamda ne yazık ki hiçbir şey yapılamıyor.

Konut sorunu ve yağmur altındaki gerçekler
Geçtiğimiz 2 yıl boyunca yapılan deprem konutlarının, yağmur yağdığında nasıl bir hale geldiğini sosyal medyada hepimiz gördük. Dışarıdan bakıldığında gayet sağlam görünen konutlar, aslında yağmurlarda ciddi problemlerle karşılaşıyor. Bu, sadece fiziksel bir sorun değil; aynı zamanda yapılan işlerin ne kadar yüzeysel kaldığını da gözler önüne seriyor. Konutların dışarıdan sağlam görünmesi, yapım süreçlerinde yapılması gerekenlerin ne kadar eksik ve aceleye geldiğini gösteriyor.

Hak sahipliği çıkmış vatandaşların yaşadığı mağduriyetler ise bir başka dram. Vatandaşlar, hak ettikleri konutları aldıklarını düşünerek, kuradan çıkan evlerin anahtarlarını teslim almayı bekliyorlar. Ancak evler verildiği halde, elektrik ve su gibi temel altyapılar eksik. Bu durumda, hak sahiplerine ev verilmesinin ne kadar doğru olduğu sorgulanıyor. Evleri teslim etmeyen yetkililer, bir de üstüne aidat istemekte. Dahası, aidatın faizini de talep ediyorlar. Bu durum, vatandaşlar için büyük bir haksızlık oluşturuyor.

Belirsizliğin ortasında kaybolan zaman
Koca bir 2 yıl geride kalmışken, Hatay’daki yaşamın hâlâ belirsizlik içinde savruluyor olması, insanı daha da çaresiz hissettiriyor. Hangi adımların atılacağı, neler yapılacağı ya da yapılacak olanların ne zaman yapılacağına dair hiçbir netlik yok. Şu anda, belirsizlik bulutunun içerisinde daha da fazla boğuluyoruz. Ve işin en kötü yanı, kimse bu belirsizliğin ne zaman ortadan kalkacağını bilmiyor.

Hatay’daki vatandaşlar, bu belirsizlik ortamında haklı olarak, bir çözüm bekliyorlar. Ancak çözümün nereden geleceği ve ne zaman geleceği, maalesef belirsizliğin içinde kaybolmuş durumda.

 

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

SON HABERLER